Dumanında dünden kalan bir sevda soykırımının hüznü,
Dudağında, ıslak bakışlı bir çay bardağı sıcaklığı vardı kadının.
Derin bir yarayı saklıyordu tırnak uçlarında.
Avuçlarında, hırçın saçlarının masum kızıllığı...
Yalnızlığı beceremiyordu.
Belki de aşksızlığı...
Ve hep birilerine, bir şeylere küfreder gibiydi,
Soyguncu soysun da, vurguncu vursun
Sen ana karnında boşa durursun
Doksan günde çık gel, dokuz ay dursun
Doğmaya gayret et, doğmaya bebek
Sonra geç kalırsın yağmaya bebek.
Devamını Oku
Sen ana karnında boşa durursun
Doksan günde çık gel, dokuz ay dursun
Doğmaya gayret et, doğmaya bebek
Sonra geç kalırsın yağmaya bebek.



