Gözde Hatiboğlu Şiirleri - Şair Gözde Ha ...

Gözde Hatiboğlu

Bazen sessizlikler uzar. Uzadıkça akıldan geçenler de acıtmaya başlar. Hesabını tutmayıp,geride bıraktığın kırgınlıklar sanki planlanmışlar gibi gün ışığına çıkar. Şaşırırsın. Yaşarken öyle eminsindir ki kapattığına, acımana rağmen yoluna devam ettiğine. İşte en çok emin oldukların batar tenine yeniden bu sessizliklerde. Başka sesler daha da belirginleşir sonra. Sevgilinin sesi iyice uzaktan gelir, duyulmaz. Böyle zamanlarda insan kendi sesine bile yabancılaşır.

Neden bilmem hayatımda olmazsan neler olur diye düşünüyorum son günlerde. Sensiz kalmayı hiç aklıma getirmemişken şimdi sevgimi hoyratça harcayışın, aklıma sensizliği getiriyor. Arada elim telefona gidiyor, arasam diyorum, sesini duyarsam aşka geri dönerim. Yapamıyorum. İşin aslı aramak istemiyorum galiba. Keşke sen arasan diyorum başka bir seferinde de, aramıyorsun; hepten boş veriyorum. Artık inançlarımı sana bırakıp gitmek istiyorum bu aşktan.

Gözlerimi senden öteye hiç dikmedim ben. Başka göze değdirmedim gözümü hiç. Bildim bana sevgileri olan insanları, kırmadan yoluma devam ettim. Burnumun ucundaydı başka aşk kokuları oysa, çekmedim içime. Kaç yaz geçti, sen yoktun, ben kendimde seninle kaldım. Gittin, geldin, kaçtın, korktun. Her ne yaşadınsa bıraktığın yerde buldun beni. Kocaman açtığım kollarımla sevgimi sundum sana. Bana sevgilerini sunanlar yok mu sandın sevgili.

Devamını Oku
Gözde Hatiboğlu

Dolunay..
Boğaz..
Yakut..
Üçü bir araya gelir de sana kadeh kaldırmadan olur mu..

…her şeye rağmen;

Devamını Oku
Gözde Hatiboğlu

Kendi bedenine sıkışır mı insanın ruhu
Aydınlığa inat zifiri karanlıkta yosun tutar mı kalp
Çaba, emek ve sevmek bir araya gelince serseri mayın gibi ağızdan çıkar mı sözcük
Hiç mi sızlamaz kayıp kapıyı çalınca yürek, dökülen gözyaşı acıtmaz mı
Engellere rağmen kalmak, yola koyulan taşları aşkla toplamak hata mı
Peki yeterince sevmemiş birinin sorulara cevabı var mı

Devamını Oku
Gözde Hatiboğlu

Ne var biliyor musun sevgilim?
Ben elimi korkak tutuyorsam sana yazacağım üç beş kelimeye,
Yada iki ileri bir geri hevesimi kursağımda bırakmaya yüz tutmuş çalmalara gebeysem;
İçimden düşüyorsun sen.

Heyecanıma eşlik eden çocuksu gülümsememden gözlerini arayan yanımı saklamaya çalışıyorsam,

Devamını Oku
Gözde Hatiboğlu

İçimde ilham çok bu gece
Yazdım
Yazdım
Yazdım
Özlemim büyüdü sözcük arası eslerde
Takıldım kaldım

Devamını Oku
Gözde Hatiboğlu

Şaşkın ve karmaşığım. Nerden çıktı bu bilinmeyen his. Akıl almaz oldu yaptıklarını, hayrete düşmüş şekilde eli kalbinde seyrediyor günlerdir. Sen sürpriz yapmazdın sevgilim diyorum içimden. Farkında olmadan bozduğum gelişine üzülüyorum. Sonra içindeki heyecanın nasıl çökmüş olduğunu düşünüyorum. Nasıl bir yıkılmışlık hissi yaşadığını algılıyorum. Bir zamanlar bende aynı hislerin içindeydim. Üstelik yaptığım her şeyden bu gibi önemsenmemişlik içeren duygular geçiyordu. Şimdi ilk kez bilmediğim bir anda beni dünyanın en mutlu insanı yapan sesine kapattım sesimi ve öğrendim ki benim için yapmışsın sürprizini. Dedim ya şaşırdım, karıştım. Üstelik sesindeki hevesi kursağında kalan çocuk burukluğunu duyunca iki damla yaşa söz geçiremeyecek oldum. Sonra gülümsedim, sana olan sevgime bir kat daha ekledim.

Nerden çıktı bu sınanmalar peki. Bu seferki başka. İçim garip. İkiye bölündü bölünecek. Karar verme güçlüğü çekiyorum sanki. Kontrol bende ama karşıdan gelenlere normal tepkiler verirken içine serpilmiş hayranlığı ve hafif kıpırtılı duyguları fark ediyorum. Hadi karşı tarafla baş edilir de, içimde dokunduğu yerlerle edilir mi. Bunca zaman hep sınadın beni, geçtim. Hayat sınadı zor durumlarda gücümü, geçtim. Sana dair en ufacık bir sarsıntı olmadı içimde. Peki şimdi. Farklı olan bir şey var diyorum, ne olduğunu bulabilsem. Gerçi bulamamak daha iyi karşılaşacağım yeni hislerden korkuyorum. Ya sarsarsam içimdeki yeri. Her şey tam da evet işte geçti zorluklar, aşka bıraktığımız yerden tutunuyoruz noktasındayken, ne bu. Düşünüyorum, çıkış yolum sensin emin ol. Bu sınanmayı da gözlerinin ötesinin bana verdiği güçle geçeceğim. Bunca yaşanandan sonra ne olduğu belirsiz hislere pabuç bırakmam sevgilim. En temel direğimiz güvenimiz. Ona dokunacak hiç bir duyguya, hiç bir yabancı nesneye izin vermem merak etme.

Dost dediklerimi son günlerde başka değerlendiriyorum. Paylaşımım olmaz bundan öte senli düşlerimi. Gerçeğimiz hep olduğu gibi iki kişilik yine. Ortalıkta dönen sözlere bakma sen, herkesin derdi anladım ki kendiyle. Sakin ve aldırmaz tavırlarım sınırlarını gösteriyor her seferinde. Ötekilerin anlamsızlığına dahil değilim artık. Hiç olmadım ya. Sağlam ve aşk olan duruşum senle destekleniyor. Kimse görmesin, bilmesin. Ötekilere gösterecek çocuksu dürtülerin peşinde değilim. Varsan benim yüreğim için varsın, varsan benim gözlerimin içini gülümsettiğin kadarsın. Sen gördüm ki istediğin yerde hayatımdaki varlığını usulca sunarsın. Kim neye inanırsa inansın. Varsın.

Devamını Oku
Gözde Hatiboğlu

Kış mevsiminin son üçü, şubat. Ayın biri, ilk gün. Lodosun savurduğu bir İstanbul çıplaklığına rağmen güneşle sıcak. Kış diyorum ama gelmedi ki bu sene, bitti bitecek sadece ayaz hissetti tenimiz. Yağmura hasret, kara beklentili kış bitecek. Tok yeşiline bakıyorum çam ağaçlarının huzur veriyor aralarında çıplak kalmış meşeler, ardıçlar olsa da. Surların heybetine bırakmış İstanbul kendini, kurtuluş hikayeleriyle koltukları kabarmış, ışıldıyor işte parlak parlak.

Ben de ışıldıyorum bugün İstanbul’la. Yüzümde eli kulağına varmış bir gülümseme, üstümde sıcacık bir örtü gibi tavşanım, gülümsüyorum başımı çevirdiğim güneşe. Kamaşıyor gözlerim, belirsiz bir ilizyon halinde seni görüyorum sanki ilerde. Kalp atışlarımın hızı eşlik ediyor lodosun hızına. Bir an belki de, hayata bedel bu seni anımsama. Dünkü sohbetlerde aklımda kalanları sıralıyorum şimdi masa başında. Böyle yürekli bir sevdada kal gitme, dayan biraz daha. Kaybetmek var hayatta.

Duraksıyorum, gözlerim doldu ondan. Son günlerin ardı arkası kesilmeyen yaprak dökümleriyle sızlıyor içim. Dönüşü olmayan ahiret yolculamalarına eşlik etsin diye verdiğimiz dualar dilimin ucunda. Hakkını helal ettiğimiz gidişler, keşke biraz daha diyen beyinler. İşte tam burada sıkıca sarılmak istiyorum sana. Yarına çıkar mıyız bilmiyorum ama bugün seni çok sevdiğimi bilesin istiyorum. Susmayı seçsem de hayatın doğruladığı, yüreğin onayladığı bir aşkta, nasıl susmalı ki sana.

Devamını Oku
Gözde Hatiboğlu

Hani aynasında boncuktan yapılmış kuşların olduğu taksiler vardır, radyoda damardan bir parça eşlik eder gaza bastıkça sallanışına. Garip bir delikanlılık havası vardır şoförün, çalan şarkıya eşlik ederken hayatın çemberinden geçen tarzını hissedersin. Yanıktır yüreği, sevdalıdır baştan sona. Belki ayrılık acısıdır yüreğini yakan, belki aldatan bir sevgili, kim bilir belki de tamamen geçim derdi. Tüm karmaşanı dağıtır arabanın havası bindiğinde, senin aklından başka şeyler geçerken bir anda düşünmeye başlarsın başkasının hayatına dokunan bunca şeyi, mesleğinde etkisi var elbette. Sorgulamana dahil olur başka sevdalar, başka yaralar.

Dalarsın yolun çizgilerinin ardı sıra sonra. Bir de bakmışsın senin de diline pelesenk olmuş sözüm ona asla dinlemeyeceğin şarkının sözü. Damarındaki kanın dolaşımı bile değişmiş sanki fark ettiğinde, içine batan bir bıçak olur sözler sonra, acırsın biraz. Aslında nasıl arabesk bir duygudur aşk onu anlarsın. İnsan sevdiğine kıyamadığından nasıl kanatıyor kendini öyle değil mi. Gözyaşları çoğu zaman işte bu kıyamayışlar uğruna akıyor. Gidemeyişler, kalamayışlar hepsi bahane aslında. Sırf yüreğindeki delikanlı sevdanın ardında durmak maksadıyla, sevilmek istedikçe karşına çıkan sevgiye muhtaç yürekle sınarsın sevdanı. İşin özünde kendini sevmeyi öğrenmektir belki de başkasını sevmek.

Güne dair paylaşımların içinden geçerken arada zorluklar çıkar önüne, bazen söylenen güçlü sözlere sığınırsın yola devam edebilmek için. Yola devam edebilmek kendine yakınlaşmaktır bir parça. Kendine yakın olduğun kadar sevdiğine yakınsın. Hayatının geri kalanını geçirebileceğinin kararını verdiğin günden sonra hayat sürekli sınar düşünceni. Olur olmadık şarkıların anımsattığı yaşantılar gibi, olur olmadık yerde gelir aklına sevgilinin sözleri. O sözler tutar zaten sevdalı yüreği.

Devamını Oku
Gözde Hatiboğlu

Ezber bozan sözlerin var
Yeminlere bela mısın
Kalbim ağırlaşıyor
Hayatıma ceza mısın
Pinokyo’ya rakip oldun
Uzayan burnunun farkında mısın

Devamını Oku
Gözde Hatiboğlu

Mevsime uygun düşmeyen yağışlı bir hal içinde şehir. Yıkanmış, temizlenmiş. Daha yeşil ağaçların yaprakları. Toprak kokusu yağmur kokusuna karışıyor. Adımların peşi sıra geliyor su damlaları. Paçalar ıslanmamanın telaşındayken suyun betonla birleştiği noktada çıkan sese uyumlu bir melodi var dilimde. Arada bulutlar izin veriyor güneşe, ışıldıyor. Sonra gökkuşağını hayal ettiren coşkulu bir yağmur yağıyor, ıslanıyorum.

Kuytuda bir bankta oturuyorum. Sırtımda omzumu tutsun diye aldığım hırkam, yağmurun sesiyle canlanan anılar gözümün önünde oynuyor sanki. Uzun, belki de çok uzun zamandır mektup yazmadığımı hatırlıyorum. Sahibini kaybetmişti mektuplarım. Belki de ben sözcüklerimi kaybetmiştim, ondan yazmadım. Diyor ya Orhan Veli: ‘beni bu havalar mahvetti’. Havadan mı yoksa hayatıma tekrar dokunuşundan mı bu yazmalarım bilmiyorum.

Aynı değilim. Ne sana verdiğim anlam aynı, ne de vermediğim. Başka bir yerdesin içimde, nerdesin bulamıyorum. Yerini vermedim kimseye bu kesin ama aynı değilim işte. Bu yeni halden hoşnudum üstüne üstlük. Seni sevmenin açısı değişti biraz. Aynalardan geçerken yüzüm, öyle çakışmalara sahne oldu ki yaşanmışlıklar, şimdi söze alışlar bile sıradan. Özlemek var tek aslolan. Karışık ama o da. Senden yansıtmalarım mı var başkasına, ya da saf, yalın ve aşk mı bu karmaşa.

Devamını Oku