Bozkırda seyrediyon da,
Kimisi gününü geçimini düşüneyo,
Kimisi tarlasını taprağını süreyo,
İnan ki biz, fazlasını istemeyiz,
Gönül zenginliğini, kimse görmeyo.
*
Hem bir de yadırgarlar,
Senin sade sözünü,
Yüreğin temiz olmadan,
Neyle anlatılacak ki hislerimiz,
Bir tebessümün, bir selamın, bir merhabanın,
Gerçek anlamı mı olur, hiç ay kardeşim.
*
Amma samimiyetine dökülünce,
Hangi söze karışmaz içtenlik,
Ne nefreti, ne kederi, ne yavanlığı,
Ağırlığı, kalabalığı kayboluverir,
Bizim memleketimizde yabancı gibi,
Suskunlaşan var mı,
Niye, gönlüne dokununca,
Ağırlığı kalmayverir.
*
Taşrada izleyince de,
Bazısı, kârını zararını hesaplıyo,
Bazısı, malını mülkünü sayıyo,
Valla biz, en küçük detayı bile atlamayız,
Yazgının cilvesini de, herkes bilmez.
*
Üstelik alay ederler,
Senin basit hevesinle,
Gönülden gelen istek olmadan,
Neyle yapılabilir ki, işlerimiz,
Bir sofranın, bir yemeğin, bir tatlının,
Bereketi mi kalır hiç, ey dostum.
*
Lakin sabrına kavrulunca,
Hangi derde, deva olmaz derman,
Ne öfkesi, ne hırsı, ne boşluğu,
İzleri, sıkıntıları siliniverir,
Bizim obamızda, kimsesiz gibi,
Çaresiz kalan var mı,
Neden, kalbine işleyince,
Ağırlığı kalmayverir.
Kayıt Tarihi : 26.9.2025 16:39:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!