Beni tam da burada unut
nasılsa dinmeyecek bu asi rüzgârla yükselen dalgalar
durmayacak bu yükselen sıra sıra dağlar
sırtından süzülen ırmağın serin suları koraklaştıkça
yanık tenimde
Aydınlık senin soyadın
gökyüzü de adın olmalı
yalan değil
seni görür görmez gözlerim
şimşek çakıyor
Utandığımız da yüzümüzü sakladığımız da olur.
biliyorum çok sık değil ama
oluyordur.
Neyse ki bende de çok sık olmuyor bu durum
ki olduğu zamanlar dünyanın dayanılmaz bir yer olduğunu hatırlıyorum kendimizden,etrafımızdaki herkesten
Ölüm son sözü söyleyene dek
seni sevmek hep
ilk sözüm olarak
kalacak...
Hayatta ilk kez toslayıp bir acıya düşünce insan
ilk dostlarından hissetmeli sızıyı
dizlerinden değil
sana tavsiyem
yoksa dostun
Korkma sakın
ben seni okyanusun mavisin de sevdim
bir denizin manzarasında
unutmam.
Adaletinin delisiyim
aklıma haksızlık basmış
kapkara bir çalı gibi
kocaman yokluğun
işte şurama sığmış
Ben saçlarına dokunan her yağmuru,adını çağıran her sesi,ellerinle dokunduğun her nesneyi ve gözlerinin değdiği her yeri
içime attım
belli bir saatten sonra ellerim hep üşür değişen bir şey yok her kış bileğimi büker Ahmet Arif'in dizeleri,kalbim ince ince sıyırır Ahmet Kaya'nın rakı özlemin de ki gülümsemesi, Nazım'ın memeleket hasreti aklımda ki orman tutuşur
Cemal Süreya kapısı ve ya telefonu çaldığında hep "sen misin? " diye açarmış düşünsene bir ihtimali var olduğunu biliyormuş geri dönmesi adına
sen,
sen benim bekleyişimin ihtimalsizliğisin.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!