Kuş, bir lahza olsa da sus!
Sarhoş ettin beni.
Kulağımda çınlıyor
Senden ötürü, yavrumun sesi.
Yapma,
ben hep seni sevdim Perihan...sokağınızdan bu sebeple yaz kış geldim geçtim. saçlarını gece sandım, beni kendime döndüren. gözlerini cennet.
peşin sıra gelecektim, gittiğin her yere, ilk tanış olduğumuz gün yeminler etmiş, bebenin memeye yapışması gibi yapışmıştım sevdana saçlarından. ama sen Kurt'ların Mehmet'i seçtin. Oysa ben vardım ne kadar farketmesen de o sokağın başında. Her okul çıkışında kırtasiyenin köşesinden seni izleyip sokağınıza kadar takip eden, ben vardım.
hanidir geçmez oldum sa sokağınızdan bu sana sevdamın yara almasından değil, yenilgiyi kabullendiğimden Perihan.
Avuçlarında Ay gizli sevgilim!
Terbiye edilmemiş
Beyaz bir Mustang gibi
Dörtnala yüreğimle sana gelmekteyim.
İçimde bir bebe, acıkmış
Gözlerini arıyor.
Ben giderken,
Sen eğlen.
Sür sürüştür...Toka da tak saçlarına!
Eksik kalma, aman!
Ben giderken,
Hani bir kent çöker,
Kederini bir çay bardağının
Dibinde karıştırıp karıştırıp durursun
Ve sigaranın dumanıyla
savurursun ya geceye,
İşte öyle savur sendeki beni...
Hani bir şarkı vardı,
Melodisi; yağmur gibi,
Kar gibi...
Şöyle insanı ıslatan, üşüten
Ama güzel, ama apansız
Birşeydi...
Sen; bir dal kadar yakın,
Annem kadar uzak...
Sol kolum ağrıyor, koltukaltım
Belki de düşeceğim.Son tuzak.?
Hiç mi hiç özlemedim seni.
Mermer yataklarında kesildim,
Taş ocaklarında kırıldım.
Baş'ım son,
Sonum baş oldu benim...
Havanlarda dövülüp,
İnsanoğlu doğmadan plasentada her yeri şişer.
Çocuk olur, düşer; dizi,
Şeker yer; dişi şişer...
Arı bile sokar kolu şişer.
Oklulda yazmaktan parmağı...
Bir küçük kız çocuğu,
Elleri minik, yüreği avuçiçi,
boynu, bacakları, kolları ince...
Üşütebilir belki de,
Bir sabah meltemi esince.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!