Zorunlu bir iç göçtü benimkisi
Kışın en çetin geçtiği yere doğru
Morarmış dudaklarım
Islak bir sıcaklığa hasretti
Beyinde beyaz düşüncelerle
Yürünürdü yollarım
Yitirmelik sevdalar yüreğimde
Üç kuruşluk adamlar karşımda.
Geç geçebilirsen karşı kıyılara
Hep birileri arkanda kalıyor
Sen bu yerlerden giderken
Giderken ruhum etime takılıyor
Rüzgar öyle kuvvetli esiyor ki
Narin bir dilberin saçlarını savurur gibi
Savuruyordu koskoca ağaçların yapraklarını, dallarını
Bir uğultu bir yağmur düşüyor sonraları
İçim acıyordu yine sebepli sebepsiz
Bir şeyler eksikti
Üzülürüm
Düşünce yangınlarında
Sağanak negatif
Kararlı güçler
Etkileşim alanlarında
Hissettirmeden
Kirişi kırdık mı
Çıkacaktık aydınlığa
Yada en yaygın inanış buydu aslında
Yada öğretilen en büyük yalan
Hiçbir kiriş gerçeği göstermedi
Sus pus olmuş
Koca bir yürek
Karla karışık
Karmakarışık
Bir gelecek
Ucundan çekip düğümü
Siz uzadınız gittiniz
Bense tek kaldım
Onca zamandan sonra
Bakarken özünde kirli
Gülmeye çalışan yüzünüze
“Naber” diyebilmek size
Paralel bir hüzündü
Yan yana yerde yatan
Ölüme beş kala
Su çekilirdi ince damarlardan
Etraf bir garip gri
İçlerde sızlayan bir pınar
Gülden bahçelerdi
Gönlüm
En çok takıldığım
Gözlerimi rehin bıraktığım
Gözlerindi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!