Geldi Çattı Vakti Şiiri - Kasım Kobakçı

Kasım Kobakçı
2629

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

Geldi Çattı Vakti

Geldi çattı vakti, sorarım kendime her an,
Hep şu sorular, döner durur içimde durmaksızın:
Bu toprağın adı, nereden gelir?
Yurdundan kopuşumuzun, hikayesi nedir?
Ozanların dilinde geçen, o adın anlamı neydi?
Neden bu yiğitler, durulmazdı bir türlü?
Neden bu millet, her zorluğa göğüs gererdi?
Nedendi bu cesaret, bu liderlik içimizde?
Ve bu cengaver ruhumuz, nereden miras kalmıştı bize?
Bulduğum yanıtlar, geçen yıllara rağmen, beni tatmin etmemişti.
Anadolu’nun dört bir yanında, akrabalarımızın olduğunu,
Ve atalarımızın bu topraklarda, yüz yıllardır yaşadığını bilirdik.
Hatta cesur ve atik anlamına gelen adımızın,
Süvari birliklerinin, çevikliğinden geldiğini de biliyorduk.
Şiirlerde anlatılan, beylerin destanlarını,
Ozanlardan, aşıklardan ve eski kitaplardan dinliyorduk, okuyorduk...
Hepsi bu kadardı, bir kısır döngüye hapsolmuştu kaderimiz.
Bu durum içimi acıtıyordu.
Bildiğimiz tarihimiz, birkaç nesil öncesine dayanıyordu,
Oysa bu topraklarda, bizim atalarımızdan başka,
Hakanlar, beyler, obalar, cengaverler olsun,
Yüzlerce yıldır, at koşturmuşlardı.
Bu sebeple, bu yurdun her köşesine dağılmış,
Olan bu milletin tarihini, araştırmaya koyuldum.
Çünkü hakkımızda bildiklerimiz, çok sınırlıydı.
Gün gelecek, bu kısıtlı bilgiler bile, unutulacak ve bu milletin bireyleri,
Geçmişimiz konusunda, hep sessiz kalacaklardı.
Bu nedenle, bu yurdun tarihini, köklerini ve milletimin öyküsünü,
Bir sis perdesine karışmadan, bu kitabı yazmaya yemin ettim.
*
Bazen ansızın, bazen de zamansız,
Söylediğim mısralar, hep bunlardı gençlere;
Bu yurdun adı, nereden gelir?
Bu yurtlarda, neler yaşandı?
Ozanların dilinde geçen, o adın anlamı neydi?
Neden bu yiğitler, bir türlü uslanmazdı?
Neden bu millet, her meydanda en öndeydi?
Nedendi bu liderlik, bu savaşçı ruh bizde?
Ve bu destansı kimliğimiz, hangi soydan gelmekteydi?
Aldığım cevaplar, onca zamana rağmen, beni asla doyurmazdı.
Sınırların ötesindeki kardeşlerimizin,
Ve atalarımızın, bu diyarda asırlardır yaşadığını bilirdik.
Hatta cömert ve çevik anlamına gelen adımızın,
Bir savaş oyunun evrilerek, bugüne geldiğini de biliyorduk.
Büyüklerin dilinde anlatılan destanları,
Kaydedilmiş seslerden, eski yazmalardan dinliyorduk, okuyorduk...
Ne yazık ki hepsi buydu, bir bilinmezliğe mahkûm kalmıştı, tarih sahnesindeki yerimiz.
Bu gerçek, içimi burkuyordu.
Bu yurdun varlığı, ortalama 250 yıllıktı,
Oysa bu topraklarda, bu 250 yıldan evvel de,
Hanlar, beylikler, aşiretler, soylu aileler olsun,
Yüzyıllardır hüküm sürmüşlerdi.
Bu yüzden, bu yurdun dört bir yanına yayılmış,
Bu milletin tarihini, araştırmaya karar verdim.
Çünkü kendimiz hakkında bildiklerimiz, çok yetersizdi.
Zamanla bu yetersiz bilgiler bile, unutulacak ve bu milletin insanları,
Kökenlerimiz konusunda, hep sessizliğe bürüneceklerdi.
Bu yüzden, bu yurdun geçmişini, atalarını ve milletimin geleceğini,
Yok olup gitmeden, bu yazıtı kaleme almaya karar verdim.

Kasım Kobakçı
Kayıt Tarihi : 12.8.2025 16:38:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!