Galip Aktaş Şiirleri - Şair Galip Aktaş

Galip Aktaş

Ki ben
Bir neanderthal olamam
Uzayıp giden dünyada.
Damarlarında dolansın kanım
Ulu insan ırkının !
Bir neanderthal olamam

Devamını Oku
Galip Aktaş

Ne muhteşem çığlıktır ruhumuza
Dinleyebilene anlatır.
Ay düşürmüşse yüzünü
Veyahut saklanmışsa
Bir kara bulut içre
Aklanmışsa ruhumuz bir nebze

Devamını Oku
Galip Aktaş

Bir şiire nasıl başlamalı kişi
Bir masal nasıl dinlenmeli?
Yortulardan, kandillerden, bayramlardan artakalan
Gayr-i tabi sükût içre
Bir mazi nasıl özlenmeli?
Olmazların olurunda çırpınmak,

Devamını Oku
Galip Aktaş

Halikarnas'ın "Pazaryeri"
Pazaryeri'nin çingene kızı.
Çingene kızının yolunmuş kazı.
Vah ki o bakışın onulmaz izi.
Bir dizi mahsul içre bir çift göz
Yamalı torba gülücük dolu.

Devamını Oku
Galip Aktaş

Ne köprüler yıkıldı uğruna
Nice savaşlardan tar-û mar çıkıldı
Utkuya hasret kaldı müşirler
En çetin hatlara takıldı.
Ricat ihanet sana karşı
Ve lakin el mahkûm

Devamını Oku
Galip Aktaş

Hazan çöktü yine.
Kuytu bir köşede
Bir ıssız sincap yuvası yüreğim.
Asırlık çınarın taze yarası.
Ağla Süheyla!
Gözlerinin karası, sulasın çınarı.

Devamını Oku
Galip Aktaş

Ruh denilen olgu
Bir kuş sesindedir şimdi.
Ödevi huzura çağrıdır.
Huzur ki belki Tanpınar düşü
Ve muhakkak
Kuşun kınalı bağrıdır.

Devamını Oku
Galip Aktaş

Kadim ezgilerde hatırlarım şimdi seni
Suna gibi naif,
Kartal gibi sert dans ederler.
Tam ortalarında görürüm seni
Doru bir kısrak sırtında
Kuşatırım kıskıvrak seni

Devamını Oku
Galip Aktaş

Kızıl, karanlık ardı şafaktır.
Topyekün bir harp,
Yitirilmiş haktır.
Ana sütü gibi paktır.
Kızıl, muhakkaktır.

Devamını Oku
Galip Aktaş

Şafakla düştü çiğ damlası
Yamaçlarda kekikler ıslandı
Bir çoban yaslandı sonra
Yağmur geçirmez asırlık ardıca
Gün çözüldü kara buluttan
Bir kartal süzüldü

Devamını Oku