Ilık meltemlerde al al dalgalanan
Bahar müjdecisi, diriliş neferleri
Mayıs gelincikleri - kırlardan tarlalardan
Ağustos'un ateşli şalı altında çoktan
Birer beşer şehit düşmüşse de
Yeni hasatla yüklü verimli toprağa—
💞✨💞✨💞✨💞✨💞✨💞
Bana kollarını sevgiye sıkıca sarıp
Söz verirsen hiç bırakmıyacağına
İnandırabilirsen şerefinle koruyup
Dürüst olup hep sadık kalacağına
Biliyor musun...
a uyku bile uğramaz oldu
boş yere umutla bekleyen gözlerime...
Gecelerin bitmek bilmeyen saatlerinde
konuşuyorum hayalinle
Bir bahçesi olmalı insanın
Küçük, toplu, mütevazi–
Sonbaharda soğanlar dikip bekleyeceği
Dallarını budayacağı bir iki çam ağacı
Kışın uzun, karlı uykusuna hazırlayacağı
Besleyip bırakacağı bir karış toprağı,
Ben myim bu fotoğraftaki utangaç çehre
Koklayan uzatılan gülü - yanakları pembe
Çekingen, mahcup, yeni yağan kar gibi saf
Yaşamın, yılların yitiremediği umutlar ile
Her yolun sonunda yeni bir yol arayarak
Miyav kapıda pat! pat! pat!
Kadife partileri ile haber veriyor
“Kalk artık, kahvaltı vaktim,” diyor.
“Sen tok olabilirsin, lakin ben,
Bir lokma yemedim - dün geceden
Su kabım boşaldı, dilim kurudu–
🍃🐈🍃🐈🍃🐈🍃🐈
Bir kedisi olmalı insanın,
Sevdiği kendi evlâdı gibi
Yokluğunda onu bekleyen
Ayrı iken okşanmayı özleyen
Gökler kara, günler kara, gönlüm kara
Yanıyor cayır cayır içimdeki derin yara
Son buseden sonra teslim edip toprağa
Döndük yapayalnız arda kalan dünyaya.
🌷🍃🌷🍃🌷🍃🌷🍃🌷
Çimenlerin karları yarıp ta
Ümitle başlarını gösterdikleri
Serçelerin uçuştuğu bir gün
Subay üniformanla hastahaneye
Koşarak gelip beni ilk gördüğün
Duygularin her neyse
gerçekten çekinme –
söyle.
İster umursamazlık,
veya duygusuzluk –



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!