Kalem…
Bir milletin sesidir.
Aynı zamanda bireysel bir iç çekiştir.
Suskun yüreklerin haykırışı,
Her özlemin gözyaşıdır.
Kalem, yüreğin aynası,
Gecenin üçü, sabahın beşindeyim
Ömrümün yazı geçmiş, bitmeyen kışımdayım
Darmadağınık benliğim , nerede ve kiminleyim
Ait olmadığım bir yerde, yok olup gideceğim.
Küçücük kalbim
Sen neyine güvendin de
Bu koca sevdayı aldın omuzlarına
Bak dizlerin büküldü , yere yığılmadın mı ?
Onca kalemler yazdı, onca şarkılar söylendi
Sen kulaklarını tıkadın da, hiç duymadın mı?
Küstün mü bana
Gittiğin yerden hiç sesin gelmiyor
Gözlerim nöbette yolunu gözlüyor
Sana olan sevdam asla bitmiyor
Küstün mü bana
"Zaten yüzümdeki maskede ağır gelmeye başladı. Çıkartıp atasım, bir de hıçkıra hıçkıra ağlayasım var. "
Dünlere sığmayan o hüznümü
Yarınlara bir bir ekliyorum
Gelmek bilmeyen yârin yolunu
Senelerdir usanmadan bekliyorum
Yar olsaydı kalırdı yanımda
Seni kimler aldı benim elimden,
Dualarım düşer her gün dilimden,
Kaderime boyun eğdim ezelden,
Şimdi söyle yârim, ne gelir elden.
Anama, babama dinletemedim,
“Gecenin üçü, sabahın beşindeyim
Ömrümün yazı geçmiş, bitmeyen kışımdayım
Darmadağınık benliğim, nerede ve kiminleyim.
Ait olmadığım bir yerde, yok olup gideceğim”
Ne sanıyorsun sen !
Uzakta olunca seni görmediğim mi
Gözüme çizdim ben seni
Belleğime kazıdım her santimini
Ne sanıyorsun sen!
Kokun rüzgarla uçup savruldu mu
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!