Büyük fırtınalar çıkar
Gençliğinin o çoşkulu iklimlerinde
Uyanırsın yağmur yağar gülüşlerine
Ağlarsın!
dağılır yapraklar kızllığında bir mevsime
Sessiz hıçkırıklarda
Zamansız suskunluklarda
Biten hatıralarda
Bir acı var...
Duygusal şarkılarda
Belki bu mevsim yalnızız
Belki bu mevsim ağlamaktayız
Ne acı bir dünya,
Belki de hala en baştayız
Sorularımız hala yanıtsız
Yüreğimde fırtınalar çıkaran duygular
Kimbilir hangi dertle yoğrulmuş
Hangi çile şiirleriyle yazılmış yıpranan sayfalara
Hatırlanmayacak bir hayatı sırtında ne diye taşıyorsun
Dumanların belirsiz bakışı dünyaya
Kimliğini arayışın zamansız dalgalanmaların da boğuluyor
O zaman biz kimiz?
Sana ümidini kaybetme diyenler
Bırak sevda yelkenlerini istediği yere gitsin
Ben ölümün ne olduğunu artık biliyorum
Aşk ölümsüz olarak Mecnunun yüreğinden alınmamış daha
Çöllere o büyük aşkın yüreğini almaya gidiyorum
Leyla oluyorum susuz çöllerin karanlığında
Yüreğimin sana olan bir sevgisiyle
seni bırakmak
bir bahar akşamında
anlamadan
dinlemeden...
bir akşam yemeğinden
senide bırakacaklar yalnızlığa
ellerinde kalmayacak hiçbir şey
etrafına bakacaksın bir gelen var mı diye
diyeceksin bu bekleyiş
kimi unutturdu bana...
Seni hatırlıyorum da ne güzeldi o yıllar
Senle sonsuzsuzdu yaşam
Senle nefes alıyordu yeryüzü sanki
Hiç bitmeyecek bir hikayenin başrol oyuncusu olan sen
Kapanma perdesinde niye oyunu bıraktın?
perdemi çektim uyuyamadığım odamda
o da olsaydı dedim şurada
belki bir yaz daha geçecek saçlarımda
ama seni hiç unutmayacağım...
tek başıma bir kahvaltı masasında




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!