Fatih Suretli Şiirleri - Şair Fatih Suretli

0

TAKİPÇİ

Fatih Suretli

Yitip giden zamanlar
Sürgün sevdam yarım kaldı
Dillenmiş türkülerde
Senden kalan
Mat bir ezgidir
Hıçkırıklara boğulmuş sesimde

Devamını Oku
Fatih Suretli

Sağanak bir hüzün çiseliyor
Yüreğimin üzerine
Sararan düşlerimi
Bir yelin koynuna bırakmışım
Şafak al al üzerime geliyor
Korkmuyorum şafağa bakmaktan

Devamını Oku
Fatih Suretli

Hani son gidişin bu
İşte yine gidiyorsun
Bir ağlayıştır
Bu yalancı gülücükler
Seni götüren her saate
Lanetler yağdırıyorum şimdi

Devamını Oku
Fatih Suretli

Hayallerime benzerdi gülüşlerin
Öyle masum öyle yaşam dolu
Şimdi yorgun gözlerimin
Çatlayan damarlarından
Kan sızlıyor sürgün yüreğime
Terk edildim yaşamın kıyısında

Devamını Oku
Fatih Suretli

Hayallerim delik deşik
Katran karası bir gecedir yüreğim
Darağacında asılı umutlarım
Ve sen
Çölde bir serapsın ulaşamadığım
Bilmem anlıyor musun beni

Devamını Oku
Fatih Suretli

Sana hasretle başlıyorum
Yeni bir güne
İçimde yapraklar dökülüyor bir bir
Mevsimlerim hep sonbahar
Dışarıda kar boran
Yüreğimde kanayan yaram

Devamını Oku
Fatih Suretli

Ne diyordum;
Şimdi liğme liğme ediyorlar
Talan gül ömrümü
Firari bir gecenin hüznü var yüreğimde
Ve dudaklarımda
Titrek bir ayrılık türküsü

Devamını Oku
Fatih Suretli

Gri bir koridor boşluğunda kaldı yüreğim. Ellerim vedasız bir ayrılığın ıslaklığında. Gidişinin üzerinden kaç mevsim geldi geçti. Hala bütün radyo programlarında sesin, afişlerde bakışın duruyor bu kentin her köşesinde. Acı haykırışlarla uyanıyorum sana daldığım uykulardan. Düşlerim karabasanlara emanet.
Ölüp ölüp diriliyorum yokluğunda. Gözlerine bağımlı bir tiryaki gibi, bakıp bakıp gözlerinin içine, dağılıyorum. Adıma uygun gidiyor biraz da hayat. Kaçak doğdum, sürgün yaşıyorum bu diyarda.
Bana seni sorsalar şimdi, bahar derim gülüşüne. Yağmur sonrası gökkuşağının yedi rengidir, tenini her zerresi. Ellerin ateş, yüreğin suskun bir sevda. Gözlerin kurşundur bedenimde dolanan. Seni anlatmaya yetmez kelimelerim. Yeni imgeler ararım güzelliğini anlatmaya. Hiçbir dilde güzelliğini anlatacak bir cümle kurulmamış daha. Sıcaklığına hiçbir iklimde rastlanmaz.
Bazen serin bir sam yelisin cehennem yangını yüreğimde, bazen güneşten bir parçasın buz tutmuş bedenimde. Yaşanılası bir iklimsin, mevsimlerime can veren. Toprağımda yeşeren taze bir fidan. Dağlar kadar özgür, sular kadar berraktır yüreğin yüreğimde.
Artık katarından çıkmış bir tren gibi hasretin. Katli vacip yüreğim yine suskun. Şehir sele teslim olmuş gözlerimde. Mecburi çıkmazlardadır yine yolum. Yoldaşım yok. Şimdi sen bile yetmiyorsun sana sürgün yüreğimi avutmaya.
Şimdi sürgünlerdeyim. Bir yanım kar boran, bir yanım Nuh’un gemisinde acı bir tufan. Yorgun adımlarla yürüyorum, yitip gittiğin sahilde. Dalgalar çarpıyor yüreğime delirmişçesine. Hasretin böğrüme saplanan paslı bir hançer. Yokluğun yüreğime kurulmuş hain bir pusudur. Sevdamı yağmalıyor soysuz bir gece.

Devamını Oku
Fatih Suretli

Halimden anlamaz deli dalgalar,
Yalnızlık kokar ıssız sokalar,
Çare değildir derde yasaklar;
Tükenen dostluğun hasretiyim ben.

Asi bahar ses veriyor sesime.

Devamını Oku
Fatih Suretli

Durgunum bu akşam dağlar misali. Ahlar karışmış Fırat’ın akışına. Anlıyorum ki bu acı gelip geçici değil gülüm. Dicle kan ağlıyor gözlerimde. Yüreğimde Ararat’ın isyanından bir fırtına kopmuş.
Gözlerine sürgün bir divaneyim anlayacağın. Yaralarım var tuza bulanan. Bu aşkın enkazından sağ çıkar mıyım bilmem. Gözlerine bir daha bakmak içindir bu çırpınış. Bu acı çığlık mutluluğa olan özlemimdir. Sesinden bir türküdür sevda dolanır dilimde.
Şimdi bu kentin sevda kokan caddelerinden seni dileniyorum senden habersiz. Yüreğimde güneşin böğründen kopan bir ateş yanar. Okyanuslara atasım gelir kendimi kangren gecelerimin mehtabında. Ellerin bir ateştir. Tutsam yanarım sönmek bilmez yangınlarda. Gözlerin yayından çıkmış bir oktur. Baksam ölürüm.
Dicle’ye sürgün bir ozanım ben. Dersim’de turna semahıyım, Munzur çayında boğulur sesim. Sipan’da Siyabend’in sevdasıdır yüreğim. Geceler boyu Xece’nın saçlarına asılırım. Çarmıha gerilirim sorgusuz sualsiz.
Bak yine karanlık çöktü bu kentin bütün hücrelerine. Acılarım bitmek bilmez Nemrut’un karına benzer. Oy benim kangren yaram, deli sevdam, hasretim oy. Her gece intiharlarla süslenir rüyalarım. Git de gideyim. Kal de ömrün olayım.

Devamını Oku