Bu akşam gidiyorum bu şehirden
Ardımda bir tek seni bırakarak
Bu akşam gidiyorum bu şehirden
Tüm hasretini koluma takarak
Bağlamış elimi kolumu kader
Yolun yarısına gelmişken ömür
Toy çocuk misali yoldan çıkardın
Sanki her sözün şu gönlüme emir
Gönlüm emir eri kuldan çıkardın
Yerinde durmayan bir deli taydın
Sensiz ne baharın tadı var ne yazın
Gözlerim yağmura gönül sana hasret
Yapraklar dökerken usul usul güzün
Ben eski eylüle eylül sana hasret
Yaşamanın inan sendin tek gayesi
Feryadımsın avaz avaz sustuğum
Sen gideli taş kesildi yastığım
Nolur bana hasretini çektirme
Dön gel artık benim canım fıstığım
Hasrettendir durup durup estiğim
O gün bir ok saplandı tam şuradan
Sensiz neler çektim bilir Yaradan
Tam on iki yıl geçmiş yar aradan
Daha neler neler var anlatacak
Bıktım bazen ekmeğimden aşımdan
Neylerdim ateşi neylerdim közü
Aşkla dolarmıydı gönlümün özü
Hasretin gönlümde dinmeyen sızı
Sevmesem derdine düşermiydim hiç
Aşkın ateşiyle yanıp kavrulup
Yıllar yılı hep peşinde koştuğum
Ardı sıra nice dağlar aştığım
Yaklaştıkça sevinç ile coştuğum
Ümitlerim hasretlerim nerede
Ben miydim yar, yar diyerek aklımı
Yıllarca yolunu gözledim her an
Aşkından tereddüt etmedim bir an
Gönlüme sevdandan başkası yalan
Alnımda silinmez yazgımsın benim
Bitecek diyerek kaderle kavgam
Her satırda sevdam var hece hece
Sen güneşli günsün yıldızlı gece
Sözlerim ince bir sitem sadece
Gönlümde sevdasın kin değilsin ki
Her nefeste senle dolar taşarım
Savrulsam da dert rüzgarında
Binlerce umut var yarında
Kerem misali aşk narında
Pişmedim daha pişmem gerek
Kaderin yaman tuzağına



-
Abdullah Ramazan
Tüm Yorumlarinsan yüreğinde sevgi olduğu sürece vardır.ne mutlu bu güzel sevgisini dillendiren şairime,...selamlarımla..