Sensizliğe hüküm giymiş bir mahkumum
Volta atarım yaşamın ücra köşelerine
Rutubet işlemiş yüreğime
Nefes aldıkça boğuluyorum
Can kırıkları batıyor içerime
Gecenin bir yarısı uyanıyorum
Yirmili yaşımdan eser mi kaldı ?
Alnımda çizgiler yüz gelip geçti
Her giden umuttan bir tutam çaldı
Mutluluk yanımdan düz gelip geçti
Eğseler başımı Sevdam kıyamda
Bahar olur açar menevişler
Bazen kabus olur güzel düşler
Anladım yalan sahte gülüşler
sevdamı sırtladım gidiyorum
Var oldukça dönecek arsız dünya
Reva mı bu bana el sefasında
Bülbülüne hasret, gül cefasında
Yıkıldım yetmedi her defasında
Geldim gördüm artık gidiyorum ben
Nice seller gelip geçti bendimden
Yitirdim aklımı divane mecnunum şimdi
Geçen gençliğimi verebilirmisin geri
Bu garibin kaldımı ki gidecek bir yeri
Virane ettin şu gönlümü halmı bıraktın
Bağban diye tuttuğun o zalim gönlüne
Yok sayma ne olur bunca seneyi
Bırakıp ellere gitme ay yüzlüm
Başını koyduğun ılık sineyi
Bırakıp ellere gitme ay yüzlüm
Ayrılık zehrini içirme bana
Hatırıma düştün bu gece yine
Duydun mu sesimi söyle Gökşen’im
Kokunu özleyen bu gamlı sine
Hasretinden yandı böyle Gökşen’im
Mesafe dediğin nedir ki aşka
Gölgene sığındım bir nefes için
Aleme melamı bildirdin gittin
Değdimi can parem bir heves için
Elimden sılamı aldırdın gittin
Yarına varsaydık senle el ele
Çile rüzgârına kapıldı gönlüm
Bilinmez yollara savruluyorum
Paramparça oldu yakıldı gönlüm
Firak ateşinde kavruluyorum
Biliyorum artık ömrümün dibi
Vefalı olur hep aşkı bilenler
Semtinden geçmemiş yok gözün aydın
Timsah yaşlarıyla yüze gülenler
Yalana kalbimiz tok gözün aydın
Bir ömre sığmayan unutulurmu



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!