Eylul Şiiri - Samira Samiraninsiiri

Samira Samiraninsiiri
229

ŞİİR


12

TAKİPÇİ

Eylul

Eylül,
beni usulca bir eşiğe getirir.
Bahçede nar kabukları ince bir sır gibi açılır,
çatlağından sızan ışık, içimdeki eski bir odaya düşer.
Orada, duvarda asılı kalan gölgemin yanında
adını söylemeden anılan bir yorgunluk durur.

Bir ayrılık da böyle oldu Eylül’de.
Mutfak masasında iki boş fincan
birinin dudak payı hala ıslak,
diğerinin dibinde suskun bir cümle tortusu.
Koltuk kenarında unutulmuş ince bir hırka,
kapıdan değil, kalbimin iç odasından çıktın sen.
Ne gürültü oldu ne bir söz,
yalnızca pencerenin kenarında titreyen bir perde
içimizdeki çekilmeyi anladı.

Sonra Eylül elimi yere doğru eğdi.
Avucuma küçük soğanlar bıraktı,
lale mi olur, nergis mi bilmem
ama toprak, kışın uzun uykusuna hazırlanırken
ben ilkbaharın adını yerin altına gömdüm.
Öğrendim ki kimi başlangıçlar
yüzeye değil karanlığa ekilir,
ve beklemek, su vermek kadar merhamet ister.

Eylül’ün havasında bir hüzün dolaşır,
rengini kimseye göstermez,
yalnız sabahları camlara ince bir sessizlik sürer.
Sokaktan geçen adımlar yavaşlar,
dillerin ucuna gelen sözler dönüp içeri yürür.
Keder, yeni bir sayfanın kenarına çekilen
ince bir çizgi gibi yerini alır
ama ortayı boş bırakır ki
yeni kelimeler oraya yerleşebilsin.

Ben de yerleştim o boşluğa.
Yastığın diğer yüzünü çevirdim,
radyoda rastladığım eski bir ezgiyi
kendime yeni bir tempo yaptım.
Eylül, omzuma hafifçe dokunup fısıldadı
kalk, suyu ısıt, evi havalandır,
yeniden başla dedi.
Ve ben anladım, ayrılıklar
bir kapıyı kapatmıyor yalnızca,
aynı evde başka bir odayı açıyor.

Şimdi geceleri, nar taneleri gibi tek tek
adını saymadan hatırlıyorum geçmişi.
İçimden geçen o ince kervan
ne beni senden ne seni benden geçiriyor,
sadece ikimize de bir yol veriyor.
Eylül, yolun kenarına küçük taşlar diziyor
dönmek istersek izimiz kalsın diye
ama geri dönmeyi değil,
ileride karşılaşmayı öğütlüyor.

Ve sabah, perdeden sızan solgun bir aydınlıkta
suyu toprağa döktüğümde hissediyorum.
İçimde büyüyen şey, ayrılığın gölgesi değil artık,
yeni bir filiz kadar taze,
yeni bir adım kadar ürkek.
Eylül, içimde bir yankı olmaktan çıkıp
ağzımda bir karar oluyor.
Yürümek, diyorum,
hem giden için hem kalan için adildir.
Ve yürürken anlıyorum
başlangıç, hüznün kardeşidir
ama ikisinin de evi aynı kalptedir.

Samira Samiraninsiiri
Kayıt Tarihi : 25.8.2025 06:28:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!