Erol Çolak Şiirleri - Şair Erol Çolak

Erol Çolak

Bayram panayırı kurulurdu uçuşan saçlarında sesinde çocuk gülüşleri, sonra kara kış girdi araya ellerindeki sıcaklık buz kesti, bir ihtilal sonrası yalnızlığı yerleşti yüreğime, gece beş sessizliği.

Devamını Oku
Erol Çolak

Papatya falında sevmiyor çıktı diye üzülme belkide papatyaları ayaklarının altında ezmeyi seven biri için incitiyorsun papatyaları, vazgeçme gônlü bahçevan olan biri için birde dene gül yapraklarını.

Devamını Oku
Erol Çolak

Rast gele savurdum bu gece yıldızları gôkyüzüne yerini yadırgayanlar oldu, sevimsiz gôktaşları yanarak süzüldü yeryüzüne üfledim her biri sôndü, başı boş gezegenlerin kulaklarını büküp düzene soktum bu gecede çok çalıştım epey yoruldum.

Devamını Oku
Erol Çolak

Rutinimi bozmadım bugün kalktım her sabah olduğu gibi hasretinin ateşinde çayımı demledim, aklıma geldi yine o kara gôzlerin, doksan yerimden bıcaklandım sandım, acıktım aşkının sacında pişmiş sıcak ekmekler aldım, saçların gibi darmadağındı biraz odamı toparladım, bu günde seni ôzledim herzamanki gibi rutunimi hiç bozmadım.

Devamını Oku
Erol Çolak

Rüzgara savuruyorum tozlu harfleri seni anlatan dil olup dôkülüyor milat ôncesi kitabe sırrı çôzülemeyen yazıt, adını haykırıyorum aşk tanrılarının kulağına gôk yüzünde çalkalanıyor nidam parçalanıyor feryadım sana ulaşmadan yutuyor acımasız kara delik, tükendi kalbimdeki kelimelerim anlatamıyorum derdimi rüyalarıma uğra bari orası bileyim yerini.

Devamını Oku
Erol Çolak

Sabahcı kahveleri vardı bir zamanlar evsiz garibanların iki çay parasına sabahladığı o misal garibanım tahta sandalyede oturmuşum elimde soğumuş çay dilimde daha önce bilmediğim hüzünlü bir türkü, yorgunum bir gülsen kuş tüyü yastık olacak kaldırımlar, uzatsan ellerini kara kışım çiçekler içinde ilk bahar.

Devamını Oku
Erol Çolak

Sabah oluyor birazdan güneş hediye edilecek geceyi mesken edinmiş yorgun yüreklere, her kat gôk yastık uykusuz kullara seher rüzgarı mendil gôzden süzülen yaşlara, birazdan başlayacak yine bitmeyen hengame sadık dostumuz gece bekleyecek bizi acıların başladığı herzamanki yerinde.

Devamını Oku
Erol Çolak

Çıtayı bu kadar yükseltme hayat, gôzünü seveyim sal beni gideyim artık, gecelerin dozunu düşür ışıkları biraz aç, her sabah güneş diye karşıma dikiyorsun dertlerden kôklenmiş koca bir ağaç.

Devamını Oku
Erol Çolak

Saldım kendimi gôzlerindeki uçurumdan yüreğindeki sarp kayalıklara çarpmadan uzat avuçlarını parçalatma umutlarımı, aşkından aranan kaçağım dağ taş dolaştım sana sığındım gôğsünün çukuruna kitle ele verme iflah olmaz sevdamı, üşüyor içimdeki sokak çocuğu dondu tepeden tırnağa kur sobayı gülüşünle tutuştur, ısıt şu garibanı.

Devamını Oku
Erol Çolak

Sanırım sevilmeye elverişli değilim ben fırtına yüklü yamaçlarım tahammülü güç tipilerim var, sağım solum belli değil yağmur yaş demem dışarda sabahlarım karnım acıkır ekmek çalarım suyumu buluta ısmarlatırım, aklı evvel biriyim müsait değilim gônül verilmeye, pek tekin değil halim ahvalim gecenin bir yarısı misafir edilmem kuytu yüreklere duvar ôrülür kimse almaz hayallerine.

Devamını Oku