Dur desem de durmaz geçen şu yıllar,
Benden bir şeyleri çalıp götürür.
Yoruldu bedenim, bembeyaz saçlar,
Artık tükenmekte verilen ömür…
Gerçek olan ne var? Her şey yalancı,
Ayrılıp giderken o gün yanımdan,
Tezden geleceğim bekle demiştin.
Kaç mevsim geçti bak sözün ardından,
Demek ki yıllarla sende değiştin.
Unutmuyor gönlüm, sevmiş bir kere
Öyle bir an gelir ki sen hiç istemesen de,
Son bulur bu yolculuk bilinmeyen bir yerde…
Sev, eğlen ve neşelen, geç kalma hiçbir şeye,
Güzellikler kaybolur inince göze perde.
Bakmışsın ki geçmiş gün, deme sakın vakit var,
Uzun değil bu ömür, alınan nefes kadar…
Telli turnam uçup nere gidersin
Birkaç sözüm vardı sana diyecek
Biraz eğleş, sonra veda edersin,
Derdim çoktur, yoktur deva bilecek.
Yaren bildim, dostum bildim ben seni
Vurdum sazın teline
İsmi düştü dilimden
Yaşlar doldu gözüme
Mızrap düştü elimden
Ne talihsiz kulmuşum
Sanma ki mutluyum, gittin gideli,
Âşkınla divane, oldum bir deli
Araya bu hasret, girdi gireli
Döktüğüm gözyaşı, bir an dinmedi
Kimseye diyemem, gönlüm yaralı
DOLAŞTIĞIM YERLERDE, BİR İZ ARAR BU GÖZLER
Dolaştığım yerlerde, bir iz arar bu gözler
Bir ses duydum sanırım, buruk yüreğim titrer
Yankılarında kalır, bulamaz senden eser,
Ufka her bakışımda, peşimde boş hayaller…
DOLAŞTIM BU KENTİN CADDELERİNDE
Geceler karanlık, geceler sessiz,
Biter mi yalnızlık günün birinde?
Senden uzaklarda bense çaresiz…
Dolaştım bu kentin caddelerinde…
Maziye güvenip bir şey söyleme
Ben seni orada kaybettim zaten.
Çek artık üstümden bakışlarını
Yabancı gibisin benim için sen…
O büyük aşkımız mazide kaldı
Yaratan özenle var etmiş seni,
Cemaline bakan aşığın olur.
Cennetten gelen bir huri gibisin,
Cevrine kim düşse mâşuğun olur.
Yasemin kokuyor o ipek tenin.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!