Dünü küsmüş yarın bitmiş
Günleri şaşmış Erdalın
Sanmış çektikleri yetmiş
Derdi karışmış Erdalın
Sevgisiz onu sevmemiş
Akşamüstü olur evlerde
Her hane bin dert saklamış gecesine
Işıklar yanar damlarda
Sarı kız herkesten evvel çıkar
Belli ki beni ister süzer güzel gözleri beni
Hele ki kimse görmezse ne hoştur ona bakmak
Kapatın bütün ışıkları
Karanlık kalsın bugün bu şehir
Sadece kaybolmak istiyorum
Hala inanamıyorum
Gördüğüm gözler bana mı ait?
Her gün yürüyen ayaklarım mı,
Felek beni kovalıyor
Bilmem bana düşman mıdır
Bir adımda bin vuruyor
Yaptığından pişman mıdır
Yaklaş dostum anlatayım
Gördüm seni uzunca zaman sonra
Gönlüm uçar gibi oldu gardaşım
Güldüm yüzüne baktığım bir anda
Gözlerime yaşlar doldu gardaşım
Karşıma gelirdin üstüme doğru
Çile yurdundan atlar gelir günüm
Her an bir ızdırap yaşar gardaşım
Asırlıktır gurbetteki sürgünüm
Yüce dağlar beni aşar gardaşım
Yalan yuvası olmuş bu dudaklar
Çile boyumuzdan büyük
Sırtımızda garibanlık
Hep dilimizdedir bu yük
Ahımızda garibanlık.
Bahtı kara, yüzü gülmez
Ait değilim ben bu cihana
Sahiplenmiyorum hiçbir yeri
Kendi yurdumda garip hissediyorum kendimi
Nerede duysam bir gazel sesi kayboluyorum
Geçmişe dair hayaller kuruyorum
Hayallerime bile bel bağlamıyorum
Ayın şavkını ararım odama vursun
Hele geceler başlasın da dursun
Oturur bir köşede kendimi dinlerim
Kendi içimdedir kavgalarım kinlerim
Düşümde gördüm dostumu
Neyin varsa sat gel dedi
Yerlere çaldım postumu
Neye yarar at gel dedi
Çaldı aklımı çağırdı




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!