Şekilli fotolu olur Cuma kutlamaları.
Gün görmemiş sözlerle süslerler mesajları.
İçten olmayan yapmacık kutlamaları
gönderirler telefona, Cuma Müslümanları.
Altı gün yatar, Cuma günü ayılırlar.
Ne olur, kimse dokunmasın bana,
Kalbim küskün, ruhum suskun zamana.
Güvendiğim dağlar hep yıkıldı ardıma,
Dost sandıklarım sapladı hançeri bağrıma.
Kime güvendiysem kırdı kalbimi,
Sana ne yol soracağım artık,
Ne de "Dön" diye bakacağım arkandan.
Kalbim yorgun, dilim suskun,
Yirmi beş kez yazıldı destan!
Her biri alın teri, her biri aslan!
Bir yıldız daha parladı göğsümüzde,
Aç beş parmağını, göster gururla herkese!
Gassal Gardaş.
İyi yıka.
Üzerimde kir, çamur yok belki, ama
içim var ya... içim hainliklerle kirlendi.
Ne sabun söker bu kiri,
Gel desem de gelme artık,
Bu ev seni unutmaya çalışıyor duvar duvar.
Sen gideli çok şey değişti
Ne aynadaki ben eski ben,
Ne de geceler aynı huzurla uyur oldu.
Kırıldı kalbim, düştüm en dibe,
Tutunmadım hiç, alıştım bile.
Ne dost kaldı, ne sevgili – hepsi yalan,
Bir ben varım, bir de boş yere geçen zaman.
Böyle iyiyim, dokunma bana,
Ben seni yol bilip çıktım yola,
Kervan geçmez çöllerde susuz kaldım.
Sen vardın diye göze aldım kaybolmayı,
Ama sen, haritayı ilk fırtınada yaktın.
Bir tek senin için tuttum kendimi,
Git, güle güle sevdiğim.
Bir gün çekip gideceğini hiç hissetmedim.
Seni yetim kalan bir çocuk gibi sevdim.
Ne zaman gittin, annemi ikinci kez kaybettim.
Ama insan, sevdiğine konduramıyor gidişi.
Git, güle güle sevdiğim.
Bir gün çekip gideceğini hiç hissetmedim.
Seni yetim kalan bir çocuk gibi sevdim.
Ne zaman gittin, annemi ikinci kez kaybettim.
Ama insan, sevdiğine konduramıyor gidişi.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!