Zaman anlamı olmayan bir vakitti.
Mekan, düşler ülkesinden kalmaydı.
Bir dokundun,
Tılsım bozuldu.
Maskeler düştü.
Gökyüzü karardı.
Heybemi vurdum sırtıma,
İstikamet sona ah ne fayda,
Canhıraş düştüm yola,
Umutlarımı bir bir kınalayıp kefenledim,
Tüm renkler yüreğimde pervanede mavilerim kayıp.
Sen beni kırdın ya sevgili
Her günün ölümle geçecek
Ve sen sabaha tekrar tekrar dirileceksin...
Elini taşın altına koymayan sevgili!
Cesaretsiz yüreğin yıkılmayan duvarlar ördü,
Bundan böyle gönül kapımda dilenci olsanda,
Yok sana artık bir lokma sevgi.
Yüreğime tuz bastım...
Hayallerim vardı benim, gökyüzüne kanat çırpan
Gök yarıldı, sanki hepsi tek tek yere çakıldı
Hüznün acının tarifi var mı bilmiyorum
Göğsümden sanki ağaç kökleri sökülüyor.
Hayalime umut olan, kor ateşte bıraktın ya
Gönül bahçemde gezinir dururdum.
Sonra bir selamın esti.
Rüzgar hafif hafif hissettirdi seni.
Tüm çiçeklerim goncaya durdu.
İçimiz de yürek, yürek içinde kor ateş
İçin için tüterde, bir of bile demeyiz...
Söylesene şair dert bende,ben bende değilken
Hangi dertten ahval ederiz...
Sırlar aleminde bir katre bile hiç olmazken,
Uzak tutmak mı niyetin ,
Olsun bende uzak dururum ...
Bilirmisin acıya acıya unutmayı da öğrenirim...
Mademki alıştırmak bu yokluğa niyetin,
Kabul olmuş say gitsin...
Anne ben geldim,
Büyük oğlun Mehmet Şirin,
En çok beni mi özledin anne,
Koynunda bana yer saklamışsın.
Ölüm ne tuhaf şey anne!!
Anne ben tutsağım
Her gece beni alır götürürler
Seslik geceye hakim olunca ,
Karanlıktan iki adam çıkar gelir
Anne ben tutsağım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!