ugultulardan başka bırsey yoktu belki ama
müzik hala kulaklarımda
ve sen
sanki hala yanımdasın
aynı sandalyede
ne güzeldi gülüşün...
yagmur da degdi topraga
yuregim ezildi sandım
ne göresim var sizi
ne konusasım dost bildiklerim
her bir nagme dilimdeki
yalnız suya söyledigim...
bu sabah uyandıgımda
şehrin havasında tanıdık birşeyler vardı
ürktüm,üzüldüm
içim sıkıldı...
bir sayfa kapandı tamamen hayatımda
vucumda iki taş kaldı
biri siyah biri beyaz
siyah da beyaz çizgiler
beyaz da siyah çizgiler
ne kadar da benziyordu bize
biri sendin öbürü de ben
yasam cok soluk bir hal almış
nefes vermeden ne kadar yaşayabilirim daha
elimizden gidenler kayıp zamanlar mı asıl kaybettiğimiz mi
dün kalabalıktı yollar
ben yalnızdım
elimde alış veriş paketleri
ses soluk kesilir ansızın
durusunla renklenirdi oysa her yer
birden soluksuz kalışım
renklerin yok olusu sensiz
ilk adımları attım sensiz
benliksiz
güneşten bir yudumda bana aittir
ruhumun beslenmesi için oysa
giderek kısalıyor gibi ömrüm
biraz daha yaklaşıyorum
benim bitimlerime
yaşamım ve nefes almama dair
yüzün diyorum
eksikliğe geldi
taşırken gözlerinde umutsuz ışığı
yarınlara yeşerecek sevgilere bıraktı
şimdi yerini
geldin
seni seviyorum
ve biliyorum ki gittiginde
içim parça parça dökülecek bedenimden aşağıya
canım çok yanacak...
biz demiştik diyecek dostlarım
ben de biliyordum diyeceğim
vakitler ucuzlamış gibi
insan denen neydi ki
acizliğe yenilmeyen
güçlüyüm diye direnen
karşımda
ve solarken içimde bir çiçek daha
senin de dönüşünü kutlarım.. lakin sen sadeleşmişsin izlediğim kadarıyla..stilin oturmuş..tebrikler tebrikler..saygılar sana da..
kahve rengi gözyüzlü gözlerinde küf kokan akşamların tımar vakti gelmiş olsa gerek
neden böyle yosunsuz tenime dalgalar çarpar durur :)))
hey gidi zamene şairesi seni..
kendine ii bak zencifil