senin mesleğin
-----beyaza düşen bir kan damlasının
leke götürmeyecek belirtisi
----------kadar kutsal...
senin mesleğin 'hiç'i var ettiğin
-----------oranda yüce
ve sen ebem çevreye saçtığın
Vuruldu bir uçurum derinliğinde
Yaylada bir seherin serinliğinde
Avcıdan yarasını gizlercesine
Çığlıgını gömerek devrildiginde
Vuruldu ciger parem kanlar içinde
Devamını Oku
Yaylada bir seherin serinliğinde
Avcıdan yarasını gizlercesine
Çığlıgını gömerek devrildiginde
Vuruldu ciger parem kanlar içinde




Çok güzel bir konuya teama etmişsiniz ve güzel işlemişsiniz. Bu şiir vesilesiyle bende fedakar ebelerin haftasını kutlarım. Nesiller onların şefkatli ellerine emanet... Saygı ve selamlar.
Engeller,aşılmayı kafaya konulmuşsa bu güzel şiirinizdede bahsettiğiniz gibi.Korkmadan,yılmadan,usanmadan hiç bir engele bakmaksızın,kafanızda bir azim..bir istek belirlenmişse..Bu bir hedef olabilir..bu bir istek olabilir..bu bir sevgiye hasretlik olabilir veya özleme ,sılaya hasret olabilir..Tüm bunlara rağmen kafanızda tertemiz duygular var ise gerisi yalandır diyorum ben..Aynen şiirinizde işlemek istediğiniz güzellikler gibi..Çok güzeldi Sevgi Naz hanım..Yazan ellerinize paylaşan yüreğinize sağlık....
meslektaşlığınızdan öte ; insanın yaşamda var edilebilmesi adına ortaya konan , hayata merhaba denilen o an'ın değerli elleri , birikimleri... sevgilerimle...
öylesine engeller varki,
aşman gereken ebem
karlı,tozlu,dikenli yollar
bilgisizliğin ortasına saplanıp
---kalmış insanlar...
kirli,pasaklı yarı aç,yarı tok çocuklar
doğumun eşiğinde analar
bilgiye aç,sevgiye aç kadınlar var........
Ne güzel anlatmış kaleminiz kırsal kesimde özellikle kadınlarımızın, küçük yaşta anne olmak için çabalayan küçücük kızlarımızın yardımına koşabilen tek kişidir ebe. Bilgisizlik doktoru değil ebeyi tercih eder erkek. Ona teslim eder karnında bebesini dünyaya getirmesine yardımcı olsun diye. Kadınlarımızın en büyük yardımcılarıdır ebeler. Şiirniz aracılığı ile bende günlerini kutluyorum ve teşekkür ediyorum.
Kaleminiz ve yüreğiniz hiç susmasın. Sevgiler yüreğimden yüreğinize.
ebeler haftsı sesiz sedasız geçiyor,ama o güzel insanlar değilmi tenimize ilk değen ellerin sahibi hepsine size ve tüm ebelerimize sevgi sayğılar yolluyorum...haftanız kutlu olsun
Bizde Ebe eskiden Anne yada Babaanneye denirdi.Şu anki manasında pekde bir değisiklik yok aslında,Ama çokları onu kullanmıyor artık. Dilimiz de bizler gibi değisiyor farklılaşıyor ben onu gözlemliyorum.Simdi dizilerde aneane deniyor tuhaf değilmi ahlağımızın eridiği gibi kullandığımız kelimelerde eksiliyor.
Saygılar.
Şiirinizi defalarca okudum.. okudum..., Gerçekten ebeler de öğretmenler gibi bu güzel yurdun en ücra köşelerinde, bütün zorluklara göğüs gererek çalışan, bu yurdun adsız kahramanı insanlarıdır.Bu anlamda şiirinizi kutlar başarılar dilerim...........Bu yurdun aydınlanması ve yücelmesi için gençliklerinin baharında dağ, tepe demeden, büyük bir sorumluluk duygusuyla çalışan insanlara armağan olsun bu güzel şiir....
Güzel bir anlatım..farklı bir tarzda yazılsada okutuyor şiir kendini...güzeldi..tşk...ebeme sesleniş diye dizelerde...seslenen şair.....
Tüm ebelerimizin 'Ebeler Haftasını' ve yüreğinizi kutluyorum... Selamlar...
Harikasınız. Ne güzel anlatıyorsunuz..
Savaşımcı olmak. Ama barışcıl ve sevecen..
İşte bütün mesele burada.. Ancak ülkemde, ülkemizde, cehaleti önlemek, bilgi ve aydınlık adına, ülkemin / ülkemizin insanları horlandı. İtildi. Kakıldı. Sürekli horlama ve tenkitlerle ne yapacağını şaşırdı bu zavallı millet. Özellikle tek parti dönemlerinde bunu yaşasanlar, kendilerini horlayanları, itip kakanları, cahil, kaba, geri / gerici sayanları, kendilerini ellerinden tutup ışığa çıkarmak yerine, karanlığa itenleri görüyorsunuz artık sevmiyorlar. Onlardan iğreniyorlar. Onlara sürekli kalplerinden, düşüncelerinden ret çekiyorlar.
Sözünü ettiğiniz yaşamların içine girip, yaşlılarını dinlediğiniz zaman, hep o eski devirlerden yana yakıla söz ederler. İtilip kakıldıklarından. Milletin efendisi sayıldıkları halde horlandıklarından. Adam yerine konmadıklarından söz ederler.
Onun için sizin tesbitiniz çok güzel.
Savaşımcı olmak. Gerçekler üzerine. Bilgi ve bilinç üzerine. sevgi ve saygıyla.. Güzellikleri paylaşmakla..
Sadece söyleyerekte değil. Bütün gerçeğiyle..
Sadece edebiyatla değil, bütün yaşamıyla..
Fakir fukara, köylü, halk, gariban edebiyatı yapıp, görünce burun kıvırmak, yanyana geldiğinde tinsindiğini belirterek değil..
Günümüz aydını gibi asla değil. Günümüz aydınlarına bakınız. Kapitalizmin parlak ışıkları altında, onlardan aldıkları yaşam destekleriyle, televizyonlarda, ulusal zengin gazetelerde, halk ve insanlık edebiyatıyla, fakir, fukara, yetimlik destanı yazıyorlar. Ama asla yanyana değiller. Asla, yanlarına geldiklerinde içten gelerek kucaklayamıyorlar. Sarılamıyorlar. Dertlerini paylaşamıyorlar. Sofralarına oturamıyorlar.
Ama sözde onlardan yanalar. Sözde onlar için çalışıyorlar. Yazıyorlar, Çiziyorlar. Kavga veriyorlar.
Bu şiir ile ilgili 31 tane yorum bulunmakta