Drosera Şiiri - Yorumlar

Orhan Ceylan
5

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Adını bilseydim
Adını bilseydim bir ah
Kim bilir?
Andım olurdu belki de
Drosera yüreğimde çırpınan ilk çocuktun sen
Haki bir kanatlanıştı gökyüzüne uçarılıkların
Bugün sadrımda yedi kaplı muska

Tamamını Oku
  • Feyzi Kanra
    Feyzi Kanra 09.04.2011 - 15:56


    Osman hocam
    Drosera yı tıklarsanız

    Öldüren Cazibe
    Onların ağızları, keskin dişleri ve mideler yok ama, böcek, fare, kurbağa gibi küçük canlıları yiyorlar. Farklı tuzaklara sahip bu etçil bitkiler, Kuzey Kutup Dairesi'nden, tropikal bölgelere uzanan geniş bir coğrafyada, genellikle nemli toprakalrda, turbalık alanlarda, bataklıklarda ve yosunlu ormanlarda yaşıyorlar. vb.gibi bilgiler yanında fotoğrafları çıkıyor.
    böcekyiyen i tıklayınca böcek yiyen kadın böcek yiyen bitki vb.çıkıyor.
    TDK sözlüğüne bakıyorum böcekyiyen=fr.drosera çıkıyor
    drosera yazıyorum =böcek yakalayan bir bitki türü çıkıyorda neden böcekyiyen çıkmıyor.Türkçemizin fakirliğine mi işaret fakirleştirildiğine mi?Ben işin içinden çıkamıyorum.Ne dersin?
    kavga etmek değil gayemiz elbette .selam.

    Cevap Yaz
  • Meneviş Köylü
    Meneviş Köylü 09.04.2011 - 15:43

    Bu Drosera hasaratla beslenen bir bitki. Siir ismi olarak kullanilmis olmasi bir kadin figuru cagristirmis. Bir hal meselesi. Yazarinin ne demek istediginin pesine düsmek bir hata olurdu. Ne anladigimizi, ya da ne anlamadigimizi bildirmekle baslamaliyiz bence.

    ara ara yazilan ve türkcesini yaninda tasiyan 'Nun
    Vel kalemi vema yesturun'' ve 'muska' da dini duygulari cilalayip fircalayan bir boyaci görevi görüyor bence.

    kendine her kesimden okuyucu ceken tuhaf bir taktik. pekedi güzel.

    saygilar,


    Cevap Yaz
  • Feyzi Kanra
    Feyzi Kanra 09.04.2011 - 15:35

    Osman Tuğlu hocama teşekkür ediyorum.Haddim olmayarak yorumunu günün yorumu seçiyorum.
    Allah a emanet olunuz arkadaşlarım.gavgasız :) yorumlar dilerim.Selam ve hürmetlerimle.

    Cevap Yaz
  • Orhan Ceylan
    Orhan Ceylan 09.04.2011 - 14:48

    Eyvallah Osman Tuğlu kardeşim..

    Cevap Yaz
  • Orhan Ceylan
    Orhan Ceylan 09.04.2011 - 14:30

    Ben Orhan ceylan..Herkese yorumlarından dolayı teşekkür ediyorum.Antoloji.com a bu jestinden dolayı müteşekkirim.Abdulkadir kardeşim inşallah tokalaşmak ta nasip olacaktır.Tanışmakta.Ayrıca hak şahini kardeşime fıkhi,itikadi bilgilendirmelerinden dolayı teşekkürler.Erzurumdan Mina dergisini hatırlatan arkadaşlara selam olsun.Osman kerdşime sekizinci renge ve bütün renklere selam olsun.... Orhan CEYLAN

    Cevap Yaz
  • Cihat Şahin
    Cihat Şahin 09.04.2011 - 14:14

    Bununla beraber; Şair'in sevk etmek istediği aşkın(!) tarifini bir böcek yiyene yaptırması ne kadar Yunus'ca bir tabir acaba?
    Yunus, avamı daima bilgisi ve istidatı nispetinde Hakka, hakikat'e, şeriat'a ve muhabbetullah'a çağırmıştır! Ve onun mesajları insanların hususan müslümanların en azından, yüzde sekseni tarafından anlaşılmış ve hayata geçirilmiştir! Peki bu şiirin muhtevası (kaç kişi tarafından demiyorum) kaç şair tarafından tam manasıyla anlaşılmış ve müspet puan verilmiştir! Birkaç kişi her şiire yaptıkları klasik methiyelerini takdim etmişler o kadar! 60-70 yaşındaki bazı şairler bile bir şey anlamadıklarını ve şiir de üstad(!) olanların yorumlarını beklediklerini ifade etmişler! Sadece bu site de,1000 küsur şiiri bulunan bu fakir bile bir çok yerlerini tam çözememiş ve mısralar la manalar arasında bir bağ kuramamıştır! Bu nasıl şuur vermektir ki; muhatapların yüzde doksan dokuzu anlatılanı bi-hakkın anlayamıyor?
    Kusura bakmayın arkadaşlar, bize ve halk'a lazım olan şuur-u hakiki bu gibi şiirlerde ve yazılarda münderiç olamaz vesselam! Mesaj; ya kahir'e hitap etmeli ya da piyasaya iddialı bir tarzda sürülmemeli derim.
    Herkese başarılar.

    Cevap Yaz
  • Salim Genç
    Salim Genç 09.04.2011 - 13:58

    Bir aşk'ki kendin buluta sürer ,yosuna bağlar,ilim kuşanır. her söz incindiği kadar güzelleşir. aşkı pişiren acıdır...şiir oluşmuş ,tamamlamış kendini. var olsun duyguyla yazının kardeşliği.

    Cevap Yaz
  • Cihat Şahin
    Cihat Şahin 09.04.2011 - 13:13

    Devekuşu tiynetlilerin sığındıkları ve istismar ettikleri iki muttasavvıf şahsiyet vardır. Bunlardan birisi Yunus, biris de Hz Mevlana'dır.
    Yunusun hayatını biz yıllarca sahneye koyduk! Ama nedense bizim yunus'la bunların yunusları çok farklı(!).
    Bizim Yunus, Şeriat'ı, tarikat'ı, hakikat'i ve ma'rifet'i bir müceddit, bir asfiya bir müçtehid, bir muhaddis, bir müfessir kadar bilmese de epeyce vukufiyeti olan birisiydi. Ama sadece mutasaffıf bir şair dervişti! Din-i hakk'ın hakikatini ve şeriat-ı garra-ı Ahmediyenin incelijkerini, mihenklerini ondan ve onun gibi normal mutasavvıflardan değil, bizzat Kitap'tan, sünnetten ve edille-i erbaa düsturlarından sorup öğrenmek gerekir ki, bizzat hazreti peygamber(sav) buna vurgu yaparak;'SİZE İKİ ŞEY BIRAKIYORUM, ŞAYET BUNLARA YAPIŞIRSANIZ KURTULURSUNUZ! ONLARDAN BİRİSİ VE EN BİRİNCİSİ Kİ -O HABLU-L METİNDİR- ALLAH(CC)IN KİTABI, İKİNCİSİ DE AL-İ BEYTİ NEBEVİM, YANİ SÜNNETİMDİR!' buyurmuştur! Bu sarih beyana rağmen dini kıstaslarını bazı yarim hocalardan ve bazı mutasavvıflar dan ki, bu tasavvuf tabiri(islam felsefesi) ve aşk deyimi İslamdan 200 yıl sonra ortaya çıkmıştır ve dinin aslı olan kitap ve sünnette asla ve kat'a yer almamaktadır! Bunlarla alakalı kitapta, sünnette ve ashab-ı kiramın dillerinde bir bahse rastlayan varsa buyursun ispat etsin biz de özür dileyelim! Şayet yoksa ki, yoktur! O zaman dinini, diyanetini felsefi tabirlerden ve akımlardan temin etmeye çalışanlar bizden özür Allah'tan da af dilesinler! Bu dinin peygamberi asla bir şair ve mutasaffıf değildi! Ayet-i kerimeler de;' BİZ SANA ASLA ŞİİR ÖĞRETMEDİK VE ÖĞRETCEKTE DEĞİLDİK', 'SEN ASLA BİR ŞAİR DEĞİLSİN!' gibi ifaeler onlarca vardır! En ziyade de Şuara(şairler) suresinin, '221,222,223,224,225,226 ve 227. Ayetlerinde açıklama ve tahşidat var! Bu konularda yarım yamalak bilgilerle kendilerini alleme ilan edip gerçekleri dile getirenleri Molla Kasımlık ve Molla hasımlıkla itham edenler bilsinle ki, onlar ne Kasım ne hasımdırlar! Onlar size gerçek dsot ve hısımdırlar ki, Kur'anın Emr-i bil maruf, Nehy-i anil münker görevini yapıyorlar ve sizleri kitap, sünnet kıstaslarıyla uyarıyorlar! Onlar minnet duyup teşekkür etmeniz gerekirken, hsumumet gösterilerinde bulunmanız çok gariptir!
    Netice; Şairlikteki ölçüleri kitaptaki ayetler ve hadis-i şeriflerin sarih ifadeleri ve de; Resul-ü kibriya (sav) nın meşhur şairlerinden Hassan Bin Sabit ile Abdullah ibni Revaha(ra)nın şiirlerindedir! Şiir ancak o tarifler ve kıstaslar muvacehesinde yazılırsa meşru olur, şuura vesile olur! yoksa felsefi ve peri ilhamlarına dayanan şeytani mülahazalarla yazılan şiirler ne dine ne de dindara ölçü olamaz! O gibi teraneler olsa, olsa Kur'anın zemmine masadak olan ucubeler, dalaletalut beyanlar olur!
    Beray-ı malumat!

    Cevap Yaz
  • Abdulkadir Öğdüm
    Abdulkadir Öğdüm 09.04.2011 - 13:11

    Şair Orhan Ceylan ile henüz tokalaşıp tebessümleşmek nasip olmadı ama şiirlerini iyi bilirim. Kendisini tebrik ediyorum.

    Gördüm ki pek şiiri yok antolojide, kendisinden hak helâlliği talep ederek bir şiirini burada paylaşmak istiyorum...

    UKDE

    Bütün yüklemlerim pastoral
    bütün kapılarım
    ardına kadar

    Seviyorum uzaklara gitmeni
    yorulsam da

    Her geleni sen
    her tepeyi veda
    yanılsam da

    Bütün unsurlarım intizar
    bütün yollarım
    sana vurur

    Seviyorum kuşluklara dalmanı
    uyusam da

    Her aruzu şeb
    her geceyi salâ
    uyansam da

    Git ki uzasın kollarım
    sonra
    dön ki büyüsün gözlerim

    Orhan Ceylan

    * * *

    Nakşedilen imgelerin ve beraberinde getirdiği çokanlamlılığın yanı sıra, şiirini düşünüp örerken yaşadıklarını okuruna yaşatmayı da başarabildiği kadar başarılıdır şair. En azından başarı göstergelerinden biri veya en önemlisi budur fikrimce. Çok defa yutkunduğunu nasıl da belli etmiş Orhan Ceylan…

    * * *

    Akşam oldu ey canan, artık duy vaveylâmı
    kar yağarken saçıma, ben can kürümekteyim…



    Selâmlar, sevgiler...

    Abdulkadir Öğdüm

    Cevap Yaz
  • Orhan Ceylan
    Orhan Ceylan 09.04.2011 - 12:12

    derlerki; Yunus bir hak şairidir ve derlerki Yunusun şu an elimizde bulunan şiirleri yalnızca şiirlerinin onda biridir.Zira Yunus'un şiirleri bir gün bir mollanın eline geçer adı kasımdır.Molla Kasım o güne dek sıkça ismini duyduğu Yunus'un şiirlerini heyecanla heybesine alıp bir derenin kenarına iner,sırtını bir ağaca yaslar ve teker teker okumaya başlar şiirleri.Her okuduğunu 'bu şeriata aykırı,bu hakikate aykırı,'' deyip nushasını suya akıtırmış.Öyleki elindeki şiirlerin büyük bir kısmını suya salmış elinde çok az şiir kalmıştır artık.Birden okuduğu şiirin bir bölümünde beyninden vurulmuşa döner.Zira o şiirde Yunus '' Yunus bu sözleri eğri büğrü söyleme /Seni de sigaya çeken bir Molla Kasım gelir'' demektedir.Evet aradan asırlar geçmiş ama Yunus orayada uzanmış ve şiirlerini kurtarmıştır.Zira Molla kasım suyla akıp giden yığınla şiirin ardında hayatınında o güne dek boşa akmış olduğunu anlar.Ve Koca bir Eyvahhh...Neye yarar.
    Anlaşılan o ki Molla Kasımlar hiç bitmeyecek.Ne garip tesadüftür ki, Bu şiirde de Şair sadece sevgiliye ulaşmak için her yolu denediğini, Remiller attığını,Mollalık yaptığını,çöllerde gezdiğini ifade etmektedir.Hiç birinin derdine çare olmadığını sonunda ancak aşk imiş her ne varsa alemde gerisi ancak kıyl-u kal imiş in fevkine vardığında sevgiliye eriştiğini ifade ediyor ama ne yazıkki buralarda önceden gezinmiş olması bile Günümüz Molla Kasımları tarafından şeytani bulunmaktadır.Çok yazık evet ama zaten bel ki de şair bunu bile öngördüğünden ''Nice tard edildim şehrayinden' diyor ya. Yunusun serzenişinden hiç farkı yok.O diyor ki Molla kasım beni sigaya çeker,bu diyorki tard ederler şehrayinden. Ama ikiside buna rağmen yazıyor şiirini. Bizim edebiyatımıza ket vuran en önemli unsur bu ön yargılar.Roman yazarız ama romanımızda asla meyhaneye girmeyiz.hani Roman en çıplak haliyle bütün bir hayatı ele almalıydı. Şair bence tasavvufu çok iyi biliyor,arapçası var, dindar birisi hiçte eleştirildiği gibi biri değil ama şairse eğer,hele de büyük bir aşk yaşamışsa,kalbi taş değise ''vadilerde bir o yana bir bu yana savrulmuşsa' tedirginlikleri,korkuları,ve ve ve gözyaşı varsa eğer yanağında elbet şiirine yansıyacak bu.Ve Allah hüznüde sever,gözyaşını da

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 51 tane yorum bulunmakta