-Kuşlar ne tarafa uçar anne?
-Özgürlüğe oğlum güneşe! ..
-Ama
Bu kuş uçmasını unutmuş
Dura dura kafeste
Matbaacılığa gönül veren,
değerli büyüğüm Dr. Oktay Duran'a...
Önce duvarlarda başladı
Bitmeyecek destanın hikayesi
Şekillerle anlattı kendini
Bizim sokağın
Köşesinde hemen
Kurmuştu tezgahını
Yenilerdi ayakkabıları
Gelgelelim
Kendi ayakkabılarında
Sevgi.
DÜnyanın bütün güzelliklerini
Mutluluğu doya doya tattırır insana
Bir üçgen kurun kafanızda
Bir ucu silahlar olsun
Diğer ucu cehalet
Seyretmeye doyamam kışın
Buzlu camın ardından
Beyazlarını giymiş ağaçları
Hele çocukları
Kardan adam yaparken
Kayarken kızaklarıyla
Kalem ağacıdır onun adı
Dal dal meyveler verir
Dalları yapraklarla
Dolup taşar
Her yaprakta kelimeler yazar
Şekiller çizer...
Önce bulutlar karardı
Sonra güneş
Gündüz geceye dönüştü
Atılınca bomba kente
Canlılar cansıza
Çocukların sesleri çığlıklara...
Yerin dibine batsın
Savaşlar ölüm uçakları
Akbabaların
Kanlı pençeleri arasında
Güvercinler tutsak kaldı
Kuşlar okumuyor artık
Bir çocuk
Top zannetti güneşi
Uzattu ellerini
Tuttu
İndirdi yeryüzüne
Topladı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!