Mevsimlerden sonbahar, ramazan ayinin birinci günü
Ikindi vakti,
Kapkara bir gün,ve gök yüzünü sarmis koca bir sis tabakasi
Kuzeye dogru kosarcasina hareket eden bulut dalgalari
ve arkasinda o igrenç sonbahar yagmurlari,
Gökleri delercesine bana inat yagmaya basliyor,
..
Sebepsiz çekip gitmelerindendi baş ağrım
Başka ne olabilirdi ki
Neye isyan etmiş olabilirdi vücut...
Belki de isyan yerinde bir kelime değil
Kalmanı da istemiyordum ki...
Peki ben ne istiyordum
..
Hepimiz yaşarız bunu,
Kimi zaman hafif, kimi zaman şiddetli.
Arkadaş! Dinle,
Kimse sana ödül vermez,
Hatta önemsemez bile,
Sen depresyondasın diye.
..
Profesyonel uğraşımın günlük pratiği içinde karşılaştığım çeşitli hastalık ve durumların etkisiyle kağıda dökülmüş duygular. Bir de iltihaplara maruz kalıp profesyonel hasta olunca sağlığın değerini, önemli olanın ne olduğunu daha iyi anlıyor insan.
..
cinnet saatlerimi ben hiç düşünmemiştim,
ama koptu ince ip, dağıldı boncuklarım;
en derin bir buzlukta pişiyor sanki içim
peşim sıra koşuyor doğmamış çocuklarım.
yol habire çoğalıp daralıyor önümde
adım neydi, kimim ben, nereye gidiyorum?
..
Kuşlar öter...
Rüzgar eser...
Güneş doğar...
Yağmur yağar...
Kar savrulur...
Tenin donar...
İçin yanar...
..
Anlaşılmaz bir sabah oldu bugün.
Sanki güneş batıdan doğdu,
Akşama kıyamet var.
Bense daha başlangıcındayım yolun...
Hava neden kapkara?
Nerede kaldın güneş,
..
Dağlarla beraber baktım bu riyakar dünyaya.
Hep çıkmak isterim en tepeye, yani doruğa.
Bağırmaktı amacım tüm insanlığa.
“Ben buradayım ve inat yaşıyorum hayata! ”
Duyar mıydı sesimi geride kalanlar?
Anlar mıydı beni tüm insanlar?
..
----------------------------------------
şair’ini arıyan şiir..Delinin Günlüğü…Engin Demirci… www.beyazrenkler.org
Bir özelliğimiz var birbiriyle alaka ve mana içindeler özlediklerimizde
Hem du bu iç içe geçmişlik içinde de özgürler adını kul sananla
Saygılı ve eşit bir soluk dualarla alış veriş içinde olsaydılar
..
ruhunda acıyan son aşk duasını fısıldayıp
boğulmaya ramak kalan umutlarımın yaralarını sararken
siyah bir intihardan koparılıp alınan gözlerim
arsız bir majör depresyonun esiridir iliştirildiğinde
sıcaklığını hiç tatmadığım kederli avuçlarındaki hayat çizgisine
..
kabuğundan habersiz kaplumbağayım
kokuşmuş bir sığınma iç güdüsüyle,
toprağa saplanışım durur umudu ile yürüyorum...
ağır ağır yürüyorum...
gece...
ışığı yanan,
bacası tüten,
..
canım öylesine sıkılıyor ki
kendimi denize atmak geçiyor içimden
ya da vurmak düşlerimi şarkılara...
sonsuzluğa çıkan bir yolda
adımlarımı saymadan yürüyorum
ne yana baksam ihanet
..
İçim el vermez
Yüreğim evet demez
Uzun uzun düşünme
Hayır,bende bitmez
Sözüm söz
Yüreğim öz
Tek kişilik bir kapı
..
Gözlerımın altı yine aynı.
Artık yalnızken de ağlayabiliyorum.
Tekrar tekrar açıp kapanıyor,
Tek bir lokma koymadan boğazıma.
Pijamalar üzerimde.
Dışarıda hava nasıl, hatta hangi mevsimdeyiz bilmiyorum,
Suni ölüm uykusundayım.
..
Bir motorun silindirindeki kuytuluk var içimde
Dünyamı kırk mumluk bir ampul loşlaştırmış
Ağrılı bir şimdinin içine tıkılmışım
En son gülüşümden yola çıkmış
Saatlerce yol almışım tenha bir otobanda
Kış akşamlarının bulutlu doğu ufukları var aklımda
..
Bu gece hayaller kuralım
Güneşte kararıp, karanlıkta ağaralım
Derinlere dalıp göklere yükselelim
Kadeh kadeh dertleri yudumlayıp
Neşemizi bulalım.
Bu gece alışverişe çıkalım
..
İçim el vermez
Yüreğim evet demez
Uzun uzun düşünme
Hayır,bende bitmez
Sözüm söz
Yüreğim öz
Tek kişilik bir kapı
..
Yürüyordum iki yanı ağaçlı bir yolda. Dallarda yapraklar kıpırdıyordu esen rüzgarla. Adımlarım düşüncelerimin ağırlığıyla yavaş yavaş ilerliyordu. İki sıra ağaçların sağında ve solunda yemyeşil çayırlar vardı. Dünya bir aydınlık halinde yaprakların arasından sızıyordu. Gidiyordum yol çizgilerinin bir nokta haline geldiği yere doğru. Yüzüm güneş ışıklarının sararttığı bir yaprak gibiydi. Biraz buruşuk ve kırışık... Nereye baksam sonbaharı unutmaya çalışıyordum. Ama gel gör ki yüzüm bir sonbahar manzarası gibiydi. Bu halde ıssız yolda yürürken bir yıkık ağaç gördüm. Gövdesine oturdum ve uçsuz bucaksız çayırları seyrettim. Yolun gerisine baktığımda bana doğru koşan kimse yoktu. Yolun sonuna da baktığımda kendisine koşacağım kimse yine yoktu. Her şey yalnızlığın içinde, suskun ve durgundu. Selam verip yürümek istiyordum. Bir kafesin içine tıkılmış bir kuş gibi çığlığımı kimseye duyuramadım. Suskun suskun yürüdüm.
Bir ev çayırın ortasından ışık hüzmesi gibi gözlerimi aldı. Sol yanımda kalan eve patika bir yol ayrılıyordu, yürüdüğüm ana yoldan. Bir merhaba desem mi diye aklımdan geçirdim o evdekine. O tarafa saptım belki karşıma biri çıkar diye. İhtiyaç duyuyordum konuşmaya, sevmeye ve sevilmeye.
Ev çayırın ortasında bir kuş yuvasıydı sanki. Avluda kazlar, ördekler, güvercinler ve tavuklar yan yana gelmişti. Anladım ki beyaz buraya göklerden inmişti. Bembeyaz kanatlarını çırparak karşıladılar beni ördekler ve kazlar. Bilmediğim bir dünyanın giriş kapısındaydım. Derken evin kapısı açıldı ve dışarı bir teyze çıktı.
_Buyur evladım! Bir şey mi arıyordun?
Bir an raylara başını yatırmış bir insanı gören makinistin aniden frene basması gibi duraksadım.
_Merhaba! Yolda yürüyordum çok susadım o yüzden uğradım kusura bakma teyzeciğim.
Bir tebessümle:
..
Şükrü KAYA
Şiir yazabilmek için ne gerekir? Pek çoğumuz “her şeyden önce yetenek” diyecektir. Hayal gücünü, bilgiyi, tecrübeyi ve aklı ekleyenler olacaktır buna. Belki hepsi de doğru... Fakat bir farkla. Aklı, daha doğrusu yaygın anlamıyla aklı, şiir için bir zorunluluk saymayacağız artık. Onun yerine doğrudan ve açık söyleyişi, duygusallığı; belki biraz problemli ve kırılgan ama yapmacıksız bir duygusallığı koyacağız.
Okuyacağınız dosya, şiir ve psikiyatri ilişkisi üzerine verimli çalışmaların yapılmasına bir kapı açabilir ümidiyle hazırlandı. 'Şiir ve delilik' üzerine farklı bir açılım yazısının akabinde Amerika'daki bir akıl hastanesi etrafında örülen çok ilginç bir şiir hikayesine hazırlanın. Fonunu, akıl hastanesinin duvarlarında yankılanan çığlıkların oluşturduğu ikisi intiharla sonuçlanan üç hayatın kesiştiği bir hikaye bu.
Buyurun karanlık ve ürpertici, bir o kadar da zarif ve çekici imgelemlerin dünyasına!
| yukarı |
Şair ve Deli*
..
Bana Yalnızlığını Söyle…
Şiir Üzerine Eleştiri-Çözümleme-Karşılaştırma
Yalnızlık bir yağmura benzer,
Yükselir akşamlara denizlerden
Uzak, ıssız ovalardan eser,
..