1018
DARAĞACINDA BİR NARÇİÇEĞİ 5
Nar ağacında bir narçiçeği
Narıma yanmış
Ve dalında bir ateş böceği ben de onun narında
 
Aşk bu dünyanın ölçüleriyle açıklanamaz sevgili. O ilkel bir acıdır, yaban bir ağrıdır. Gelir  ve içimizdeki o çok eski bir şeye dokunur. Sonra bir perde açılır ve yolculuk başlar. Bu yolculukta artık para, tarifeler, beklentiler, randevular, taksitler, iş, anneler ve korkular yoktur. Aşkın kendi gerçekliği vardır sevgili. İnsan bir başka ışığa teslim olur...  
Aşkta yarın yoktur sevgili. Zaman ileri doğru değil, içeri, yüreklere, derinlere doğru işlemeye başlar, bilgeleşir. Hiç bilmediği sezgileriyle buluşur. Yükü çok ağırdır, kendiyle buluşmuştur. Hem dışındadır dünyanın, hem de ortasında.
Hindistan'da Ganj Nehri'nin kıyısında yakılan yoksul adamın hissettikleri de onunladır, yitirdikleri de... Newyork'ta, bir sokakta, o kartondan kulübesinde yaşayan kadının çıplak yalnızlığı da. Her şey onunladır, ona emanettir sanki, ama o, çıldırtıcı bir yalnızlık içindedir yine de...
Aşkın kültürlü olmakla, bilgili olmakla da ilgisi yoktur sevgili, kanımıza karışan ilkel acı, o yaban ağrıyla hiçbir kitabın yazmadığı hakikatlere daha yakınızdır, inan...
Kim demişti hatırlamıyorum, aşk varlığın değil, yokluğun acısıdır diye. Belki de bu yüzden ilk gençliğimde, o yoğun aşık olduğum yıllarda, gözüme uyku girmez, dudağımda bir ıslıkla bütün gece şehri, o karanlık, o hüzünlü sokakları dolaşır, insanları uykularından uyandırmak isterdim. Uyanıp, içimde derin bir sızıyla uyanan o derin sancının acısına ortak olsunlar diye...
Aşk çok eski bir şeydir sevgili. Onun içinden o çileli çocukluğumuz geçer. Sevdiğimiz insanların çocuklukları da... Oradan üvey anneler, eksik babalar, parasız yatılılar geçer. Ve sonra aşk bütün bunları alır, daha da eskilere gider, hep o ilkel acıya, o yaban ağrıya...
Devamını Oku
Aşkta yarın yoktur sevgili. Zaman ileri doğru değil, içeri, yüreklere, derinlere doğru işlemeye başlar, bilgeleşir. Hiç bilmediği sezgileriyle buluşur. Yükü çok ağırdır, kendiyle buluşmuştur. Hem dışındadır dünyanın, hem de ortasında.
Hindistan'da Ganj Nehri'nin kıyısında yakılan yoksul adamın hissettikleri de onunladır, yitirdikleri de... Newyork'ta, bir sokakta, o kartondan kulübesinde yaşayan kadının çıplak yalnızlığı da. Her şey onunladır, ona emanettir sanki, ama o, çıldırtıcı bir yalnızlık içindedir yine de...
Aşkın kültürlü olmakla, bilgili olmakla da ilgisi yoktur sevgili, kanımıza karışan ilkel acı, o yaban ağrıyla hiçbir kitabın yazmadığı hakikatlere daha yakınızdır, inan...
Kim demişti hatırlamıyorum, aşk varlığın değil, yokluğun acısıdır diye. Belki de bu yüzden ilk gençliğimde, o yoğun aşık olduğum yıllarda, gözüme uyku girmez, dudağımda bir ıslıkla bütün gece şehri, o karanlık, o hüzünlü sokakları dolaşır, insanları uykularından uyandırmak isterdim. Uyanıp, içimde derin bir sızıyla uyanan o derin sancının acısına ortak olsunlar diye...
Aşk çok eski bir şeydir sevgili. Onun içinden o çileli çocukluğumuz geçer. Sevdiğimiz insanların çocuklukları da... Oradan üvey anneler, eksik babalar, parasız yatılılar geçer. Ve sonra aşk bütün bunları alır, daha da eskilere gider, hep o ilkel acıya, o yaban ağrıya...




Güzel şiiridi,yüreğine sağlık,beğeniyle okudum,saygılarımla
Ya sensizliğimi
Ya sensizliğimi ne etmeli peki ona ne demeli
Derdim ve ahım ve peki hicranım ne olacak
Saat gecenin tam üç kırk beşi vurdukça yokluk ve vurdukça uzaklık bir o yandan bir bu yandan
Desene daha sana saatler var ben öleyim yerine ne akrepler ne tik tak lar
Nar ağacında bir narçiçeği
Narıma köz
Ve dalında bir ateş böceği söylenmemiş en ağır söz
Ben gecenin tam üç kırk beşindeyim şafağın bile sahibi var
Senin narına yanmış her şey
Gece
Ve güya gündüz ne varsa hayata ve de dair ölüme
Darağacında bir narçiçeği
Ve de dalında bir ateş yanar ki ne yanar içerden ha içerden
Umarsız bir ateş böceği.
ve şiir ve şaiir ve herşey yaşanmışlıklar adına ne güzel diyorum.
Ve dalında bir ateş böceği söylenmemiş en ağır söz
Ben gecenin tam üç kırk beşindeyim şafağın bile sahibi var
Senin narına yanmış her şey
Gece
Ve güya gündüz ne varsa hayata ve de dair ölüme
Darağacında bir narçiçeği
Ve de dalında bir ateş yanar ki ne yanar içerden ha içerden
güzeldi yürek sesi kutlarım şairi
Ve dalında bir ateş böceği söylenmemiş en ağır söz
Ben gecenin tam üç kırk beşindeyim şafağın bile sahibi var
Senin narına yanmış her şey
Gece
Ve güya gündüz ne varsa hayata ve de dair ölüme
Darağacında bir narçiçeği
Ve de dalında bir ateş yanar ki ne yanar içerden ha içerden
Umarsız bir ateş böceği.
ÖZAY BEY
ŞİİRİNDE ALİTERASYON, ASONANS GİBİ SÖZ SANATLARI DANS EDİYOR ADETA
ŞİİRİN HER DİZESİ UYUMLU, HER SÖZCÜĞÜ SEÇİLEREK KULLANILMIŞ
AYRICA ŞİİRİN ANLAM DERİNLİĞİ DE ÇOK BU NEDENLE SENİ YÜREKTEN KUTLUYORUM.
Tebrikler
tebrikler sair kutlarim
Bende bir uykusuzluk saatleri ki hiç sorma
Ne başı var ne de sonu
Sende değil
Çayda ve sigarada elim avarenin de ötesindeyim şimdi
Bendeki sensizlik de değil
Sensizlik çekilir dert değil
Senin ışığını çalmış bir ateşböceği senin ateşindir yaktığı beni ve geceyi
Ve senin rengini almış senin tadında bir narçiçeği
--
Tebrikler beyaz yürek,şiirlerini özlemişim ..sevgiyle.
kaleminizden dökülen dizeleri beğenerek okuyorum...gerçekten şiir gibi şiir yazıyorsunuz...kutluyorum
Ben gecenin tam üç kırk beşindeyim şafağın bile sahibi var
Senin narına yanmış her şey
Gece
Ve güya gündüz ne varsa hayata ve de dair ölüme
Darağacında bir narçiçeği
Ve de dalında bir ateş yanar ki ne yanar içerden ha içerden
Umarsız bir ateş böceği...
Sandal barınağına uzun zamandır uğrayamıyordum,tam da hüznüm düşmüşken akşama,dizleriniz arasında boğuldum kaldım...
Sandal barınağına,hüznün yolcusuna selam olsun...
Saygıyla ellerinizden öpüyorum...
hep severim barınağın dizelerini..tebrikler...teşekkürler......
Bu şiir ile ilgili 156 tane yorum bulunmakta