Çok Okunan Ve Çok Sevilen Yazar Mustafa ...

Durdu Şahin
994

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

Durdu ŞAHİN: Kısaca kendinizi tanıtır mısınız?

Mustafa Necati Özfatura: 17 Mayıs 1930 tarihinde Bursa'nın M.Kemalpaşa kazasında doğdum. Baba tarafından Kastamonu Tosya'dan Selanik Yenice Vardar'a memuriyetle gidilmiş ve bilahare Anadolu'ya göç edilmiştir. Rahmetli dedem Alımetoğlu Mustafa {Fatura lakabı ile anılan) zat 17 yıl Yıldız sarayında Sultan Abdulhamit Han’ın yanında mabeyn katipliği yapmıştır. Babam rahmetli Ahmet Özfatura dindar idi. 5 çocuğunun en büyüğü benim en küçüğü Burhan Özfatura’dır. 2 kardeşim çocuk yaşta vefat ettiler. Evli 5 çocuk sahibiyim. 1950 yılında topçu subayı olarak Türk Silahlı Kuvvetlerine katıldım. 1962 yılına kadar Kara Kuvvetlerinde topçu subayı ve 1962-1974 arasında Hava Kuvvetlerinde füze subayı olarak görev yaptım. 13 Ağustos 1974 den bu yana Türkiye Gazetesi'nde Mustafa Ahmedoğlu, Mustafa Necati, İrfan Öz, Mustafa Necati Özfatura adı altında 9 bini aşan yazı yazdım. 1964'de dışarıdan Ankara Hukuk Fakültesini iyi derecede ile bitirdim. İstanbul Barosuna kayıtlıyım. Buram Buram Anadolu programının yapımcısı İrfan Özfatura ile TGRT FM de 'Gündönümü' programının yapımcısı Mehmet Özfatura oğlumdur. Afganistan Destanı, Ortadoğu Kurtlar Sofrasında (l ve 2'inci cilt) ile Alı Bosna isimli kitaplarım neşredildi.

ŞAHİN: Okumak nedir? Okumanın gereğini, dini, ilmi, akli temelleriyle açıklar mısınız?

ÖZFATURA: 'Okuma'nın sözlük manası 'Yazılı bir metnin harflerini tanıyarak ne yazdığını kavramak ve anlamak, kıraat etmek, tilavet etmek, bilmediği bir konuyu yazılı bir eserden öğrenmek.'tir. Yani Okumak, bilmediği bir konuyu araştırarak öğrenmek ve cahillikten kurtulmaktır. Okumanın, öğrenmenin, cahillikten kurtulmanın dinimizdeki yeri çok büyüktür. İslamiyet ilim dinidir. Cahilliğin bulunduğu yerde İslamiyet kalkar. Allâhü teâlânın, Sevgili ve Şerefli Peygamberimiz Muhammed Mustafa'ya (sallalahu teâlâ aleyhi vesellem) ilk emri (Ikrâ) 'Oku' dur. Peygamberimiz 'sallallahü aleyhi vesellem' buyurdu; (Hoca çocuğa, Besmele okur, çocuk da söyleyince, Allâhü teâlâ, çocuğun ve anasının ve babasının ve hocasının Cehenneme girmemesi için serice! yazdırır.) O hâlde, her mü'mine önce lâzım, birinci farz olan şey, îmânı, farzları, haramları öğrenmektir. Bunlar öğrenilmedikçe, Müslümanlık olamaz. İman elde tutulamaz. Hak borçları ve kul borçları ödenilemez. Niyet, ahlâk düzeltilemez ve temizlenemez. Düzgün niyyet edinilmedikce, hiçbir farz kabul olmaz. (Dürr-ül-muhtâr) daki hadis-i şerifde, (Bir saat ilim öğrenmek veya öğretmek, sabaha kadar ibadet etmekten daha sevabdır) buyuruldu. Cahil insanlar şeytanın maskarası olur. İyilik yapayım derken kendilerinden kötülük hasıl olur. Bir ayet-i kerimede mealen: (Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?) başka bir âyet-i kerimede meâlen: (Ey Müslümanlar! Bilmediklerinizi bilenlerden sorunuz) buyuruldu. Hadis i şeriflerde buyuruldu ki: (Allâhü teâlâ ve melekler ve her canlı, insanlara iyilik öğreten Müslümanlara dua ederler) , (Kıyamet günü önce Peygamberler, sonra âlimler şefaat edeceklerdir) , (Ey insanlar, biliniz ki. ilim âlimden işiterek öğrenilir) . (İlim öğretmek sadaka vermek gibidir. Alimden ilim öğrenmek teheccüd namazı kılmak gibidir) , (İlim öğrenmek, bütün nafile ibadetlerden daha sevapdır. Çünkü, kendine de, öğreteceği kimselere de faidesi vardır) , (Başkalarına öğretmek için öğrenen kimseye, Sıddıklar sevabı verilir) , (İlim hazinedir. Anahtarı sorup öğrenmektir) , (İlim öğreniniz ve öğretiniz) , (Her şeyin kaynağı vardır. Takvanın kaynağı, ariflerin kalbleridir) , (İlim öğretmek günahlara kefârettir) .

Tamamını Oku

Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta