İçimdeki seli durduramıyorum bir türlü. Zamana inat, gelip geçmeden iyice yerleşiyor sanki. Öfkeyle özlem karıştı birbirine ve ben ilk kez ayırdına varamıyorum gün ve gecenin. Kızıl günün ortasında, nasıl da kapkara oluyor yüzler. “Yüreklerin arka kapısı açık mı? Neden ışık sızmıyor içeri?” diye saçma sorular arasında debelenirken buluyorum kendimi.
Dudaklarımı aralasam, hangi renk olduğunu kestiremediğim bir öfke fışkıracak dilimden. Alacalı, karanlık ve çok gürültülü bu aralar yüreğim. Ondandır, susmayı tercih edişim.
Öyle zor ki, sana susmak!
Bu kadar çok konuşulacak şey varken üstelik öylece susup, küsüp gitmeleri bıraktın bana.
Her gün bu kadar güzel mi bu deniz?
Böyle mi görünür gökyüzü her zaman?
Her zaman güzel mi bu kadar,
Bu eşya, bu pencere?
Değil,
Vallahi değil;
Devamını Oku
Böyle mi görünür gökyüzü her zaman?
Her zaman güzel mi bu kadar,
Bu eşya, bu pencere?
Değil,
Vallahi değil;
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta