Firindan yeni çıkmış, kavruk tuğla dudaklarının ardında,
Ayarsız bir ayrıntıyı saklıyordu kadın.
Bir baskasının, haksız yere faydalandığı nimetin, külfetini tasıyordu yureğinde.
"Ben ölüyorum" diyordu.
-Dizine kadar giydiğin yılan derisi parlak botlarında, hayat kadınını andırıyorsun.diyorlardı.
"Nefes alamıyorum" diyordu.
Sigarada biraktiğın ruj izleri, orospuluğu imgeler kıvamda diyorlardı.
Çiçekli badem ağaçlarını unut.
Değmez,
bu bahiste
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı.
Islak saclarını güneşte kurut:
olgun meyvelerin baygınlığıyla pırıldasın
Devamını Oku
Değmez,
bu bahiste
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı.
Islak saclarını güneşte kurut:
olgun meyvelerin baygınlığıyla pırıldasın
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta