Bu akşamı gökyüzünden alalım,
Beyaz çiçekli dağları getirelim odalara,
Ellerimi sen tutarken
Dolunay dokunsun tenime,
İlkbahar olsun dansımız,
Beni yaşama bağlayan aşk
Saçıma dokunan
Ellerinde gün ışığı,
Kara bulutlar ve de
Soğuk rüzgâr
Saramaz bedenimi,
Ruhum sıcak,
Elveda derken sarhoş olan hislerimle
Kelimeler zorlanıyor, kalbimden gelen,
Gözlerime akıyor, yürekteki dert hayalim
Yalnız kalan dünyamda yakılan benliğim.
Çöken ruhun haykırışları, sessiz duruşumda,
Endişelerim dizilmiş deniz sahiline,
Yorgunluk nedir bilmeyen ruhum yürüyor,
Dört duvar arasında savruluyorum dağ, kayalara,
Kaybettiğim umutlar adına
Şehrin sahte ışıklarında ömrü çiğniyorum,
Hicran, rüyalarımda ateş,
Ölüm rüzgârı
Vursun beni
Ruhumu düşürsün
Toprağın karasına,
Sen
Kalemimde şehir
Esmer resimlerinde kalan mutluluk
Hangi adresinde şimdi?
Yağmur dudaklarda cesaret iken
Islak bakışlarımızla dokunduk aşka,
Gökkuşağı notalarıyla
Kutsal heyecanları dans yaptık sessizce,
Ey yılan büyüsü, kızıl şeytan
Serilin önüme, basayım nefretinize,
Eteğimde mutluluk zilleri
Koşarken gülleri veriyor notalara,
Yâr, yalnızlığımı sevmiyorsun
Telefonla arıyorsun engin gecelerimi
Etrafımdaki vefasızlara bakınca
Nasıl bir yükseklikten cehenneme düşüyor insanlık diyeceksin,
Maskeleri yüzüne yakıştıran günahkârlar
Kaybedilen sevapların
Kara defterindeki günler olduğunun farkında değil,
Aşkımdan faydalanacak yüreğin
Eylül rüzgârı yapraklarda yağmur sesi iken
Şaire gecelerimi aydınlatan
Dolunay yüzünü okuyorum mektuplarda,
Cesaretin hasretimi bitirdiği gün
Sensiz geçen mevsimlerin
Şarkısı olacak yüreğin,
Sensizliğin sayılarını ilerleten ömrüm
O sevginden haber alıp ta getirmiyor,
Fersiz nefesiyle ruhumu yakan gönlüm
Gözlerindeki anlamı tekrar yaşattırıyor.
Bahar kondu ağaçlara, görmüyor gözlerim,
rüya gibi ifadeler,tebrikler