Yine özlem bürüdü sürekli bir sis gibi
Bırakmıyor yakamı gerekli bir his gibi
Kara bulutlar sardı ufuklarım karanlık
Bülbüller susuverdi gönül bahçem viranlık
Sağnak sağnak göz yaşı dinmiyor acım sızım
..
Namertlerin ortamından; baykuş seslenir,
Haksızların mekanından, gam yükselir,
İnsanın olmadığı yerde, çevre paslanır,
Ehil olmayan elde, zulüm beslenir...
..
Aktı zaman,daraldı süre,
Otobüsün kalkmak üzere,
Umurunda olmasın çevre,
Döne, döne sarıl bir daha.
Kollarını dola boynuna,
Aşkı fısılda kulağına,
..
Henüz daha söylemedim
İçimdeki isyanları dökmedim
İplerini koparmadim aşka olan bağımın
Dumanları sardımya dağlarıma
Boşaltmadım yağmurları
Doluları bırakmadım
Ateşleri yaksa da yüreğimi
..
Gönülden gönüle kıvılcım çakan
Dünyası bir başka rüyası başka
Cana köz düşürüp yaktıkça yakan
Hüdasi bir başka cüdasi bir başka
Merhamet timsali kibâr ve ince
Dertle soluklanır mahsun gidince
..
Aslan olur çakalların
Yollarını keserim ben
Ak babanın baykuşların
Gözlerini deşerim ben
Yakın oldum inan bana
Nefes gibi her an sana
..
güzdü gelen
güzelliğiyle
hüznüyle
çıktım yel tepesine
kolaçan ettim
renk cümbüşü çevre
solan eskiyen dökülen
..
Alemde sanki kendiliğinden gelir bahar,
kat kat cisimler, akışkan, geçirimsiz.
Zeminler zemin arar.
Bir yel eser, dağılır çevre, yapraklar.
Toplanır, toparlanırız.
Bütün bilgiler savrulur,
taş sertleşir, umut yiter.
..
At taşı başkasına kirlet çevreyi sanal taş ile de olsa
Kirletirmiydin acaba bu dünya sana kalmış miras olsa
Yine senin san,kirleten temizler inşallah desen de amin
Biri kaldı adını söylemediğin çağırda gelsin temizlesin İdi Amin! ! !
Kimlerden miras kaldı acaba bu çevre bu dünya
..
Penceremden bakıyorum
Çevre buz gibi
Üşüyorum
Binlerce şehidimiz geliyor
Aklıma
Karşımda yapraksız bir ağaç
Üzerine tünemiş bir kuş
..
Çevre temiz olmalı
Güzel koku salmalı
Bakınınca çevreye
İnsanlar zevk almalı.
Kabuklu yemiş yemek
Sonra yerlere dökmek
..
Gönüllü esaret
Keder ve hasret
Ya sırat köprüsü
Veyahut araf
Bir yanı cehennem
Bir yanı cennet
Geçmişle hasbihal
..
Su susar ayna olur
Yüz düşer sessizliğe
Beşgen beşiklerde yıldız
Bütün enerji kovulur
Bürünür ıssızlığa
Ne kadar sakin sonsuz
..
Hurrîler, Urartular; uygarlık başlangıcı,
Sonra Türkler almış hep, Hanlıklar ' da Baştacı.
Geçmişin sürecinde, başkaldırı olsa da,
Yolu kesmişler ama; kimse vermemiş bac ' ı...
Yaslı günlerinde Halk, vurdu sabrını taşa,
Kucakladı Çevre ' yi, Kâzım Karabekir Paşa,
..
Çevreni doldurmasın dost görünen riyakâr
Etraf onlarla dolu belki binlercesi var...
Demirden çember olur sıktıkça sıkar boğar
Siyaset denizine düşene can simidi...
Boğazına geçerse kurtuluş yok çemberden,
Belini kavratırsan sırtın hiç kalkmaz yerden,
..
Yeşil görünecek çevre düzeni,
Kamera çekiyor basıp,gezeni,
Cezalandırırlar çöpler dizeni,
Kimse oturmuyor çayır,çimene.
Park alanlarında oturak dizli,
Damla sulaması içinde gizli,
..
Şiddetin tozunu artırıyorsun,
Eli ayağını kaldırıyorsun,
Haketmedim ama saldırıyorsun,
Yine fırtınalar kopacak benden.
Diline hakimlik elinden gitmiş,
Beyninde galiba akılda bitmiş,
..
Atadan urgancıydı..
Modern yaşama yabancıydı!
Kendisi gibi yıllanmış bir handa
dededen kalma tahta tezgahında
kendir liflerini,
bıkmadan usanmadan
..
Tayyip gitsin diye hayal kuranlar
Teröristle aynı safta duranlar
Halkçı söylemiyle halkı yolanlar
Faiz lobisine nefer oldular
Taksim meydanında yatıp kalkanlar
Yavuz adına kafayı takanlar
..
amansız yakaladı bizi ölüm
ansızın geldi azrail
ve ifademiz alındı sorgu tamamlandı
bir gece vakti infaz sonuçlandı! !
güneş bile doğmamıştı
gece ölüm sessizliğinde uykudaydı
..