Kurallar yeni konulmadı
Eskidende vardı
O kurallar konulduğunda
Yine biz insanlar vardı
O kuralları koyanlarda insanlardı
Ne vardı...Ne oldu... Ne değişti ki...
Akşamın bir vakti olurda
Yollara düşüp beni ararsan
Kirpiklerinden akan gözyaşıyım ben
Özledim artık yetti bu sevda
İçinden geçirip beni sararsan
Hani o incecik
Çıtı pıtı bir kız vardı
Mahallede
Hatırladınmı
Ulan elini tutsan
Kırılırmı bu kız dediğin
Hayat gizlenmiş bir yerlere
Çekip çıkartalım mı...Mesela
Gizemleriyle hep bizimle yaşamışta
Arkadaş olmuş tam yanlışlarla
Sevgiyi ona doğru anlattılarmı...Mesela
Küçük bir çocuk
Arkadaşıyla birlikte
Bir karıncaya
Deniz kıyısında
Bir çam ağacının dibinde
Bir mezar yapıyorlar
Bir Bulutum Göklerde uçuyorum
Ben aşığım diyar diyar geziyorum
Sabah akşam bulut oldum içiyorum
Gökte yanlız gezen mor buluta selam olsun
Tenhalarda,sokaklarda, caddelerde
Dört Duvar arasında
'Sevginin' ne işi var
Al başını
Dağlara çık
Göklere yıldızlara çık
Yeni açmış çiçeklere çık
Bu defa oturdum
Şiirin en güzelini
Kendim için yazdım
O ruhumun en derinliklerine giren
O Sevgi sözlerinin yüreğimdeki
Gizemlerini anlatan
Serçe öldü
Öldüğü zaman
Hiç kimse yoktu yanında
Kimse ağlamadı arkasından
Bir garip yaşamıştı
Bir garip öldü serçe
Benim sevgilim
Oturmuş daktilo başına
Yine yazıyor
Dalmış derinlere de
Acaba ne yazıyor
Bir ara kaldır başını bak
Şiirlerini zevkle okudum.
Bu kadar duygu yüklü olduğunu bilmiyordum
Bu nasıl arkadaşlık,
Bu nasıl insanlık
Diye kendimden utandım.
Beton üzerine,
Sevgi tohumları atmışsın.
Yeşermezler.
Güzel bir kara toprak bulacaksın,
O toprağı bir güzel aktaracaksın,
yazım tarzın hoşuma gitti.... başarılar...