Büyümüş Bu Sevgide Şiiri - Kasım Kobakçı

Kasım Kobakçı
2800

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

Büyümüş Bu Sevgide

Zamanın fırtınası, kopar aklımızda,
Tutuklu kaldığım, her bir yerde,
Başımı koyduğum, her bir omuzda,
Demir almış, gönlüm gözlerinde...
Bırakıp gitme, aşkım beni...
Bırakıp gitme, rüzgarıma,
Sensin yiyeceğim, sevdaya acıktığım anlarda,
Sensin içeceğim, ruhumun kavrulduğu zamanlarda,
Sensin oksijenim, kalbime sevgin aktığında,
Gün doğar, tutkunun ışığında,
Yasaklanmış meyvelerin, yendiği o anlarda....
Ne hikayeler, anlatır seni,
Ne de, tabloda gülen yüzünü!
Ben zamanın fırtınasında,
Bir kasırga gibi, hala o anlarda...
Hayalim, seninle yaşanan, ortak bir ömürde....
Aldanma başıboş yüreğime,
Çıralık kalmış geçmişte...
Kök salmış, bir servi gibi,
Büyümüş bu sevgide...
*
Zamanın kasırgası, eser kalbimizde,
Sıkışıp kaldığım, her bir anda,
Başımı dinlendirdiğim dizlerde,
Demir atmış, bakışlarım bakışlarında...
Vazgeçme sevdam benden...
Vazgeçme hevesime,
Sensin azığım, aşka susadığım anlarda,
Sensin suyum, içimin yandığı zamanlarda,
Sensin havam, kanımda aşkın dolaştığında,
Şafak söker, tutkunun alevinde,
Yasaklanmış elmanın, ısırıldığı o anlarda....
Ne destanlar, anlatır seni,
Ne de, çerçevedeki gülen yüzünü!
Ben zamanın kasırgasında,
Bir rüzgar gibi, hala o anlarda...
Hayalim, seninle geçen, ortak bir yaşamda....
Bakma perişan gönlüme,
Çıralık kalmış geçmişte...
Ulu bir ağaç gibi
Kök salmış, bu sevgide...
*
Zamanın fırtınası, kopar içimde,
Hapsolduğum, her bir an’da,
Başımı koyduğum kollarda,
Demir almış, gözlerim gözlerinde...
Terketme sevdam beni...
Terketme yelkenime,
Sensin azığım, aşka ihtiyaç duyduğum anlarda,
Sensin suyum, yüreğim kuruduğu zamanlarda,
Sensin havam, damarlarımda sevgin dolaştığında,
Gün ağarır, sevdanın korunda,
Yasaklı meyvenin, tadıldığı o anlarda....
Ne masallar, anlatır seni,
Ne de, fotoğraftaki gülen çehreni!
Ben zamanın fırtınasında,
Bir hortum gibi, hala o anlarda...
Hayalim, seninle geçen, ortak bir hayat....
Bakma avare gönlüme,
Çıralık kalmış geçmişte...
Kadim bir meşe gibi,
Kök salmış, bu sevgide...
*
Zamanın rüzgarı, eser zihnimde,
Kilitlendiğim, her bir an’da,
Başımı yasladığım dizlerde,
Demir atmış, gönlüm bakışlarında...
Bırakma aşkım beni...
Bırakma hevesime,
Sensin ekmek, aşka aç kaldığım anlarda,
Sensin su, içimin kuruduğu zamanlarda,
Sensin nefes, kanımda sevdan aktığında,
Şafak söker, tutkunun ateşinde,
Yasaklı meyvenin, yendiği o anlarda....
Ne şiirler, anlatır seni,
Ne de, resimdeki gülen çehreni!
Ben zamanın rüzgarında,
Bir kasırga gibi, hala o anlarda...
Düşüm, seninle geçen, ortak bir yaşamda....
Aldırma savruk gönlüme,
Çıralık kalmış geçmişte...
Dev bir çınar gibi,
Kök salmış, bu sevgide...
*
Zamanın rüzgarı, kopar ruhumda,
Kaldığım, her bir an'da,
Başımı yasladığım, omuzlarda,
Demir almış, gözlerim gözlerinde...
Gitme sevdam benden...
Gitme yelkenime,
Sensin azığım , aşka susadığım anlarda,
Sensin içeceğim, yüreğim yandığı zamanlarda,
Sensin havam, damarlarımda aşkın aktığında,
Tan ağarır, tutkunun alazında,
Yasak meyvenin, yenildiği o anlarda....
Ne öyküler, anlatır seni,
Ne de, fotoğraftaki gülen yüzünü!
Ben zamanın rüzgarında,
Bir hortum gibi, hala o anlarda...
Düşüm, seninle geçen, ortak bir hayatta....
Aldanma avare gönlüme,
Çıralık kalmış geçmişte...
Ulu bir meşe gibi
Kök salmış bu sevgide...
*
Zamanın kasırgası, eser içimde,
Durduğum, her bir anda,
Başımı koyduğum dizlerde,
Demir atmış, bakışlarım bakışlarında...
Vazgeçme sevgilim benden...
Vazgeçme rüzgarıma,
Sensin ekmek, aşka aç kaldığım anlarda,
Sensin su, ruhumun kuruduğu zamanlarda,
Sensin nefes, kalbimde sevdan dolaştığında,
Gün doğar, aşkın korunda,
Yasaklı meyvenin, ısırıldığı o anlarda....
Ne romanlar, anlatır seni,
Ne de, tablodaki gülen çehreni!
Ben zamanın kasırgasında,
Bir fırtına gibi, hala o anlarda...
Hayalim, seninle geçen, ortak bir ömürde....
Bakma perişan gönlüme,
Çıralık kalmış geçmişte...
Köklü bir servi gibi
Kök salmış bu sevgide...
*
Zamanın rüzgarı, eser başımızda,
Takılıp kaldığım, her bir an'da,
Başımı koyduğum dizlerde,
Demir atmış, gözlerim gözlerinde...
Bırakıp gitme, sevgilim beni...
Bırakıp gitme, kavak yelime,
Sensin azığım, aşka acıktığım anlarda,
Sensin suyum, yüreğim kavrulduğu zamanlarda,
Sensin havam, damarlarımda aşkın aktığında,
Şafak söker, sevginin alazında,
Yasaklanmış meyvenin, yendiği o anlarda....
Ne destanlar, anlatır seni,
Ne de, resimlerdeki gülen yüzünü!
Ben zamanın rüzgarında,
Bir hortum gibi, hala o anlarda...
Düşüm, seninle geçen, ortak bir hayatta....
Aldırma avare gönlüme,
Çıralık kalmış geçmişte...
Kök salmış, bir çınar gibi
Büyümüş bu sevgide...
*
Zamanın fırtınası, kopar aklımızda,
Tutuklu kaldığım, her bir yerde,
Başımı yasladığım, omuzlarda,
Demir almış, gönlüm bakışlarında...
Terketme aşkım beni...
Terketme rüzgarıma,
Sensin yiyeceğim, sevdaya susadığım anlarda,
Sensin içeceğim, içimin yandığı zamanlarda,
Sensin oksijenim, kalbimde sevgin dolaştığında,
Gün doğar, tutkunun ışığında,
Yasak meyvanın, ısırıldığı o anlarda....
Ne hikayeler, anlatır seni,
Ne de, fotoğraftaki gülen çehreni!
Ben zamanın fırtınasında,
Bir kasırga gibi, hala o anlarda...
Hayalim, seninle yaşanan, ortak bir ömürde....
Bakma başıboş yüreğime,
Çıralık kalmış geçmişte...
Ulu bir ağaç gibi,
Kök salmış, bu sevgide...

Kasım Kobakçı
Kayıt Tarihi : 9.8.2025 12:20:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!