Harflerin gövdesinden kan mı sızar
Ürkütülmüş sözcükler nereye kaçar
Nasıl taşır zaman bunca yalanı
Şiir mi bu yazılan; neden, fakat;
Filler kitap okumaz şiir yazar! ..
Anam
Hep aynı güzel kadın
Duygulu içten cana yakın
İkizim
Üşüyen sıcak yanım
Ben o zamanlar genç bir şairdim
Bir kıza sevdalanmıştım
Gökyüzü kadar güzel
Gökyüzü kadar serin
Denizler kadar derin bir kıza
Aklımı alan gözleriydi...
Bu hüzündaş Londra akşamında
Bir sensin düşündüğüm
Bir de yoksul, kederli ülkem
Bu hüzündaş Londra akşamında
Bir hıçkırık boğazım düğüm düğüm
Böyle umut doluyken tepeden tırnağa
Böyle seviyorken seni amansız
Böyle değerliyken
Böyle yüceyken sevda
En güzel ben ölürüm
K e s i n! ..
Şiirin yüreğine giden yol,
Senin gözlerinden geçer...
Eğilir gökte yıldızlar,
Serin ışığından içer...
Bir düş ülkesi gözlerin,
Entelekyam benim kelaynak kuşum
Epigramımı yazan bozguncu tarih
Hiyeroglifimi hizaya soksun
Epikurosçuların şehveti kırbaçlayan o sanal havuzunda
Kösnül yarasaların yüreği dursun
Külün altını örten balinalara inat
Issız gecelerin koynundaki gül,
Umut devşirmek için sabaha
Sarışın güneşi bekler umutla...
Issız gecelerin koynundaki gül,
Buğulu bakışlarıyla gülümser güne.
O gül ki, bir sancıdır,
Ey zaman
kırık aynam
bu kez
yanıltma beni
Nakıp Ali'nin* sinemasında
hüznü gıdıklayan
Sen benim gökyüzümsün,
Göz açıp gördüğümsün.
Tutkumsun vazgeçilmez,
Aşkım, özgürlüğümsün...
Usumsun, erincimsin,
S U R A Y İ N L E R İ
YENİ ŞİİR ve BÜLENT ÖZCAN
Bölüm: 1
Mustafa CEYLAN
SUR AYİNLERİ
I.
Sözcüklerden yel değirmenleri yapan şair
...yanardağları yüreğinde eriten şair
…..her sözü imbikten damıtan şair
……sahaflarda unutulmuş kitapların hüznü
……..ç ...