Bir kelebeğin güzelliğine tutuldum ömrümde
Bir kuşların kanat çırpışlarına,
Bir suların akışına,
Bir çiçeklere, çimenlere,
Bir ormanlara bürünmüş dağlara,
Bir kayalıkları köpüre köpüre aşan sulara,
Bir arılara, böceklere,
Bir tavşanla rüzgarın yarışına,
Bir yağmurun göllere yağışına,
Bir saçaklardan kılıç kılıç sarkan buzlara,
Bir öfkelenmiş fırtınaya,
Bir gözlerini oğuştura oğuştura uyanmaya çalışan güneşe,
Bir bayramlıklarını giyinmiş denize,
Bir körpe seher vaktine,
Bir evrene
Ve bir de sana.
İşte uzattım sana ellerimi
Boynubükük tutsaklar gibi
Bağlasana.
Sen bir güzelliksin; doğaya zerre zerre serpilmiş.
Neye baksam; sen,
Neyi görsem; sen,
Neyi dinlesem; sen,
Neyle konuşsam; sen.
Bana senin gibi görünmesin de ne yapsın
Evren?
Süs için mi konuşuyorum arılarla, kuşlarla?
Süs için mi dinleyip duruyorum rüzgarları?
Süs için mi gözlerim yağmurlarda?
Eğer sen gelmişsen; sen oturmuşsan gölgesine;
Elbette ki; görkem olur
Çınarlarda.
Nereden bileceksin karasevdamın büyüklüğünü
Bütün bunları bilemedikten sonra?
Tek tek bakıp incelemedikten,
Tek tek bakıp benzetmedikten sonra?
Belki bir gün, bir hoş yanına rastlar da, bilirsin,
Olur a.
(Hikmet BARLIOĞLU (1933-2003) 'nun
SON GÜNEŞ isimli Serbest Şiirler 'inden > 71-72/100)
Kayıt Tarihi : 26.5.2005 15:53:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!