Ben Ve Şapşal Kafam - Garib Çoban

Engin Demirci
968

ŞİİR


61

TAKİPÇİ

Ben Ve Şapşal Kafam - Garib Çoban

Ben ve Şapşal Kafam - Garib Çoban

Kim olduğunu unuttuysan, hep başkalarına kızarsın.
Hatırlamak için putları değil gönlündeki sevgiyi çağır durmadan.
Hatırlamak için kaçarsan kendinden.
Hep aynı yerde, o çocuğu öldürdüğün yerde bulursun.
Oysa kendini hatırlamak için dönmelisin, o kimsesizler mezarlığına.
Neden daha önce tanışmadık?..
Aşkın hatırası çok güzeldir.
Bir gün mutlaka bir yerde hatırlar kendini.
İnsan anlamadığının düşmanıdır, beni o kadar yaklaştırdın ki sana; seni, ben sandım.

Her varlığın bir gıdası vardır.
Muhabbetin gıdası izhârdır.
Sevdiğini göstermek, ortaya koymaktır.
Derdine çâre olmayı düşünmeksizin bir dosta nasılsın diye sormak riyakârlıktır.
Olmuş olan, olacak olanlar arasında en hayırlı olandır.
Kuş kafeste doğarsa uçmanın bir hastalık olduğunu düşünür.
Düşme korkusuyla duada bir sese tutunmayan var mıdır?..
Geçmişi hatırlamayanlar, onu bir kez daha yaşamak zorunda kalırlar.
İnsan anlamadığının düşmanıdır, beni o kadar yaklaştırdın ki sana; seni, ben sandım.

Nefs ile ona muhâlefet ederek, şeytan’la Allah’ı zikr ederek, dünya ile kanaat getirerek savaşabilirsin.
Doğa gibi teknoloji de asıl gücünü, nimetlerinden yararlanıldığında değil.
Mahrum kalındığında gösterir.
Bütün gelişler fânidir, gidişler zamansız, sonsuz.
Meğer mutlak olan hasret imiş.
İçinde bu kadar çok nefret biriktirme.
Bil ki nefretin bütün uçları keskindir ve iç kanama diye bir şey var.
İnsan için önüne çıkan bütün yollar yürünebilir yollar ise o insan artık kaybolmuştur.
İnsan anlamadığının düşmanıdır, beni o kadar yaklaştırdın ki sana; seni, ben sandım.

Tövbeni bozmaktan vazgeçerek bir daha tövbe et!..
Arayanı bulurlar elbet…
Biz sadece bir sevgi meselesiyiz.
Biz sadece aynasını arayan sorularız.
Kalbinizi ve sesinizi yumuşatın.
İnsan ancak anladığı şeyi duyar.
Vücudun rahatı az yemekte, ruhun rahatı az günahtadır.
Sünnet olan, hiçbir çamurun üzerimizde iz bırakamayacağı kadar emin insan olabilmektir.
Kendimizden emin miyiz?..
İnsan anlamadığının düşmanıdır, beni o kadar yaklaştırdın ki sana; seni, ben sandım.

Aşk dediğin çiftleşmek değil tekleşmektir.
Kaybettiğin takdirde üzüntüsünü çekeceğin şeylerin arayışı içinde olmayasın!..
Gölgeler gözünden kaybolduğunda gölge sahibi gözüne görünür olur.
Neyi arıyorsan osun sen.
Görüyor musun?…
Zaman hiç kimseye sevgiyi esirgemez.
İnsan, zamanı durdurmak istediği yere aittir.
Ya gel, ol ve git ya git, ol ve gel.
İnsan anlamadığının düşmanıdır, beni o kadar yaklaştırdın ki sana; seni, ben sandım.

Öfkeyi yutmak özür dileme zilletinden daha iyidir.
Ne garip üstteki taşı koyarken alttaki taşı küçümsemen; o olmasaydı çökerdi kulen!
Az yemek lâzım…
Az yersen o seni taşır, fazla yersen sen onu taşırsın!..
Allah’la bağlantısız her şey tüketilir; tüketilen her şey ise sıkıcıdır.
İnsanın kalbine sığabilene kâinat denir, kâinata sığamayana ise insan.
İnsan anlamadığının düşmanıdır, beni o kadar yaklaştırdın ki sana; seni, ben sandım.

Kendine bir çeki düzen ver dedi Deliler Şeyhi.
Teheccüt vakti uyuma ayna sana bakıyor!..
Gerçekte kim olduğunuzu bilmek isterseniz.
Dilinizden düşürmediğiniz büyük iddialara değil.
Gelip geçerken günler, habersizce çekilmiş bütün o fotoğraflarda neyin parçası olarak göründüğünüze bakın!..
Bir kehribar tesbih dedi meczûb beni sürekli kendine çekiyor.
Câzip insan olasın ya huu..
İnsan anlamadığının düşmanıdır, beni o kadar yaklaştırdın ki sana; seni, ben sandım.

Kur’an’ın, doğanın, yaşamın, tarihin özü hep tekrardır; doğruyu, iyiyi, güzeli tekrarlamaktan çekinme.
Güneş kendini tekrardan çekiniyor mu?..
Bir âh sesinde saklıdır âlem, görülmez bu yüzden, işitilir.
Âşık olmak değil olmamak hastalıktır.
Herşeyin birşeyini birşeyin herşeyini bileceksiniz!..
Bilinçsiz eylem âdettir, ibadet ile âdeti ayıran niyettir; unutma niyetin kadar varsın!..
İnsan anlamadığının düşmanıdır, beni o kadar yaklaştırdın ki sana; seni, ben sandım.

Hz. İbrahim’in oğlunu kurban etmek isteyişi bir düş uğrunaydı, düşün yoksa o bıçağın elinde işi ne?..
İşinde tedbirli davranmayanın gönlüne ağırlık çöker.
Hak varken haksızlık yapamaz kimse.
Yaptığını zanneder o kadar!..
Elma çürüyor, yaprak sararıp dökülüyor, çiçek soluyor, vadesi dolan gidiyor.
Her şey, hayatın gidişatının ne tarafa doğru olduğundan bir haber.
İnsan anlamadığının düşmanıdır, beni o kadar yaklaştırdın ki sana; seni, ben sandım.

Ömür; insan, kalıbının içini insanlıkla doldurabilsin diyedir…
 İnsanlar sevilmek, eşyalar ise kullanılmak içindir.
Huzursuzluğun nedeni; eşyaların sevilmeleri, insanların kullanılmalarıdır.
Yaşamın gizemi yalın oluşundadır.
Bu yalınlığı din kutsar, bilim sınırlar, sanat betimler, felsefe yorumlar.
Ne garip bir idraksizlik!..
İnananların çoğu Allah’a inanmıyormuş gibi umursamazlar, inanmayanların çoğu Allah’a inanıyormuş gibi rahatlar.
İnsan anlamadığının düşmanıdır, beni o kadar yaklaştırdın ki sana; seni, ben sandım.


Uyanık olasın; tecrübe zamanla birikiyor, enerji zamanla azalıyor.
Tecrübe yavaş birikiyor oysa zaman gittikçe hızlı akıyor.
Yalnızken ne kadarsak o kadarız aslında. Gerisi bize ait olmayan teferruatlar.
Mutluluğun önündeki en büyük engel.
Çok fazla mutluluk beklentisidir.
Durduğunuz pozisyonun doğruluğunu veya yanlışlığını anlamak istiyorsanız, yanınızdakilere ve karşınızdakilere bakınız.
İnsan anlamadığının düşmanıdır, beni o kadar yaklaştırdın ki sana; seni, ben sandım.


Eğer kısa cümleler kuruyorsa insan, uzun yorgunlukları vardır sadece…
Kırılmak istemiyorsan kimseye ayna olma!..
Aşıkların sözlerini alıp satan aşık mıdır?..
İçini görmez sarayın vasfeder duvarını.
Menfaat yaşamak, ahlak ise yaşatmak ister. Bir arada asla barınamazlar.
Namaz camiden çıkınca, Hac Kabe’den dönünce, Oruç Ramazan bitince başlar derler.
Melekler uçabilirler!..
Çünkü kendilerini hafife alırlar.
İnsan anlamadığının düşmanıdır, beni o kadar yaklaştırdın ki sana; seni, ben sandım.


Denizde dalga, dünyada dert bitmez.
Sen rahatı iç dünyanda ara.
Dışardaki çalkantıya aldanmayıp içine bak!..
Saklı inci, kendi derinliklerinde…
Kanıta ihtiyacı olmayan doğallığın adıdır içtenlik.
Biraz samimiyet lütfen…
Allah deldiği boğazı aç komaz!…
Yiyebileceğin aşı, yapabileceğin işi yap.
Her tencereye köz, her pencereye göz olma!..
Gece uzundur, uykunla kısaltma onu; gündüz ışıktır; günahınla karartma onu.
İnsan anlamadığının düşmanıdır, beni o kadar yaklaştırdın ki sana; seni, ben sandım.


İnsanın iç acılarının toplamı, yaradana uzaklığı kadardır!..
Müslümanlık ince insanlık, dervişlik ince müslümanlıktır.
Derdi olan insan okur, derdi olmayan da okuyarak dert sahibi olur.
Asıl mesele bir derdinizin olmasıdır.
İlkin gezginliğe çıkman gerek ancak sonra yurduna dönebilir o zaman da ötekileri anlayabilirsin.
Öteki gören gözle en uzun yoldur insanın içi…
Hayatın ayarlarıyla oynamalı diyenlere not!…
Yavaşlayarak önce hızdan, sonra hazdan vazgeçilecek.
İnsan anlamadığının düşmanıdır, beni o kadar yaklaştırdın ki sana; seni, ben sandım.

Allah insanı ümit diye yarattı.
Ümit diye yaratılan ne Allah’ın ümidini boşa çıkarır ne Allah’tan ümidini keser.
Ey tâlib-i canan, bu yoldan nasibin: zaruret olmadıkça yememek, uykuya mağlub olmadan uyumamak, mecburiyet olmadan konuşmamak kadarıncadır.
Madem insan kulağından beslenir ve kainat asla boşluk kabul etmez.
Sen de vücudun ülkesini boş bırakmayıp ateş-i aşkla âh eyle dem be dem
İnsan anlamadığının düşmanıdır, beni o kadar yaklaştırdın ki sana; seni, ben sandım.

Seyahat ediniz ki tertemiz olasınız zira suyun bile bir yerde çok kaldığında tadı, rengi, kokusu bozulur, güzelliği kaybolur.
İnsanların, diğer insanları ancak kendi menfaatlerine uyacak kadarıyla anladığı zamanlarda siz öyle bir kazanın ki kimseyi yenmiş olmayasınız.
Zenginliğin çok vermekde olduğunu unutan birine rastlarsan sual basit!..
Ne yapmış da zengin olmuş?..
Zengin olmuş da ne yapmış?..
Hata suya benzer, yayılmaya hazırdır. Gerçekler kaya gibidir ayağına gidilmeyi bekler.
İnsan anlamadığının düşmanıdır, beni o kadar yaklaştırdın ki sana; seni, ben sandım.

Oysa tesiri su gibi temizleyicidir.
İlaç, ilaç olarak kaldıkça tesirsizdir.
İçildi mi varlığından geçer, işte o zaman tesir eder.
Karşılıksız sevgiyle kelimeden, ahvale aşk ile şifa bulasınız ya Huu.
Ey can!..
Kimi, nerede aradığına dikkat et.
Zirâ kendinde olanı aramak, kendinle arana mesafe koymaktır.
Kaldır perdeyi aradan ya huu..
İnsan anlamadığının düşmanıdır, beni o kadar yaklaştırdın ki sana; seni, ben sandım.


Tut ki yoldan uzaktayım, uykudayım, gafletten uyanamamışım.
Ama uyuyanlara da gizli bir seyir bağışlamaz mısın sen!..
Dervişlik, ölüme hazır olma sanatıdır.
Kurt kuzuyu yerken tarafsız kalmak, kurdu tutmaktır.
Gönlüne teheccüt vakti bir Maide inmediyse, insan mutlu olamaz.
Çünkü gereğinden fazla özler putperest dünü.
Hak ettiğinden fazla düşünür yarını.
Ve hiç haketmediği kadar bilinçsizce yaşar bugünü!..
İnsan anlamadığının düşmanıdır, beni o kadar yaklaştırdın ki sana; seni, ben sandım.

Teheccüt vakti inişimi gördün, şimdi şems vakti yükselişimi izle.
Bazen insanların taşıdığı acı, söylemedikleri kelimelerle ilgili değildir.
İçinde yaşamayı öğrendikleri sessizlikle ilgilidir.
Konuşmazlar, yardıma ihtiyaçları olmadığı için değil.
Duyulmaktan vazgeçtikleri için.
Dikkatlice dinleyin.
Söylenmeyen şey belki de her şeyden daha önemli.
Bu insanlar bana göre değil.
Gönlümün anahtarı teheccüt vakti aşkın iki dudağı arasında.
İnsan anlamadığının düşmanıdır, beni o kadar yaklaştırdın ki sana; seni, ben sandım.

Aşk seni benden aldı tek başıma kaldım.
Korkmuyorum artık.
Söz verenler sözünden dönüyor.
Artık dokunamıyorum.
Bu yolculuk beni kimsesizler mezarındaki bekleyen aşıklar içinmiş.
Kim beni bekleyenler, gariblerin divanında.
Hatırla o günü yüzünün yarısını göreceksin. Artık ne sen eski sen, ne ben eski ben olacağız.
Hatırla o günü unutma, artık kör oldum.
İnsan anlamadığının düşmanıdır, beni o kadar yaklaştırdın ki sana; seni, ben sandım.

Vaktini bulduk, barıştık artık hayatla.
Hiçbir şey olağanüstü değil.
Her yerde, en olmayacak, en tuhaf şeyler bile oldu.
Çünkü dünya çok eski ve uzun zamandır merhamet, sevgi, iyilik, paylaşma adına hiçbir şey icat edilmedi.
Duaya güvenerek olanaklar stokunu yenilemedi, hep insan insanı tanrı yaptı tüketiliyoruz.
Benim için yaptık bu yolculuğu, ben giderken bana eşlik et diye, kim beni bekliyor.
Hayattan hiçbir zevk almadım.
Sevdiklerimden ayrılmanın acısını tattığımdan beri.
İnsan anlamadığının düşmanıdır, beni o kadar yaklaştırdın ki sana; seni, ben sandım.

Güzide mektuplaşma ile olan aşk, en güçlü ve en derin aşk türüdür.
Çünkü burada göz göze bakma yoktur.
Bu tür aşk, kalpte daha derin izler bırakır.
Ruhu daha çok etkiler, duyguları daha yoğun hale getirir ve daha kalıcı olur.
Çünkü burada madde değil.
Gönülden karşılıksız sevgiyle, düşünceler ve ruhlar birbirine karışır.
Ve bu, unutulmaz bir bağ oluşturur.
Aşk, cevabını kimsenin bilmediği bir sorudur.
Daha değil Azrail, daha değil.
Benim ölülerim arasında kimim ben?…
Önce onu bulmam lazım kimsesizler mezarlığında.
İnsan anlamadığının düşmanıdır, beni o kadar yaklaştırdın ki sana; seni, ben sandım.
(Y.ed - Son Sözler Albümü)

Engin Demirci
Kayıt Tarihi : 21.4.2025 18:36:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Aşkla yaşayan dünyayı sırtında taşır. Aşksız yaşayan beden diye bir ceset taşır. Tapduk Emre

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • İbrahim Kavas
    İbrahim Kavas

    "Ne garip üstteki taşı koyarken alttaki taşı küçümsemen; o olmasaydı çökerdi kulen!" gibi daha bir çok yerinde tespitler ve doğru teşhislerle zenginleştirilmiş çalışma. Emeğini, yüreğini, kalemini kutluyorum.

    Cevap Yaz
  • Mustafa Bay
    Mustafa Bay

    Anlamadığımızda
    Boş veririz çoğu kez,
    Oysa önemli olabilir, hayati de olabilir!

    "Ah! Kafam" diye ondan yakınırız işte!

    Aşk mı dediniz?
    O bizi taşır asıl
    Bizi anlatır!

    O yüzden aşksız baş
    Taş olsa gerek...

    Tebrikler Engin Bey...

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (2)