Biliyorum; ama elimde değil söylememek... Bir gerçeklik vaat etmese de 'merhaba' deyişin... Yüzüme bakmadan konuşabilsen de elimde değil işte... Ben de bakamıyorum senin yüzüne...
Seni; 'elsiz' ezberliyorum! . Belki hiç dokunmayacaksın bana... Bir gülün yaprağına dokunur gibi dokunacağım ben... Sana değil; yine bir gül yaprağına...
Seni; 'dilsiz' tanıyorum! ... Seni ne zaman düşünmesem susuveriyorsun kulaklarımda... Senden özge düş, hayal yok! .. Sen duvarlarımda alışılmış bir yalnızlıksın... Konuşamıyoruz 'merhaba'dan başka kelime... 'Nasılsın'lar zoraki çıkıyor dudaklarımızdan... Duymuyoruz! .. Eminim...
Seni; 'kör' bilmek de işime gelirdi belki... Bir cam yansımasında ya da yağmurlu bir yalnızlığında yolculuğunun, dışarıyı izlemediğini varsaymak... Anlamsız bir bakışa, belki biraz da siyaha bürünmesi gözlerinin...
Aşktı o! Beni durup yenileyen
Oydu, duygulu yapan hoyrat ellerimi
Oydu, dolu dizgin gidişime dur diyen
Bir bıçağın keskin yüzünde kan lekesiydim



