Ey Kâinattaki tüm güzellikleri yaratan!
Allah’ım! Sen var ettin her şeyi, yoktan
Sen her şeyi, her şey den iyi bilirsin
Çoktur günahım, bilemem ne dersin?
Güneş olup, bütün dünyayı aydınlatıp ısıttın
Kutup yıldızı gibi, karanlıklarda yol gösterdin
Dolunaysın sanki aydınlattın gecemizi
Bulutlar gibi hür oldun, gezdirdin bizi
Karacaören Hasreti
Karacaören’in dağına, taşına toprağına havasına
Esen yeline, yağan yağmuruna dolusuna karına
Bağına, bostanına meşhur şahman buğdayına
Sevecen samimi nüktedan zeki çalışkan halkına
Karacaören Kültürü
Bütün köylü toplanmış büyük bir kalabalık var
Yukarı pınarın yanındaki sokunun başı sanki dar
Canı cananın gözlerinde, siyim siyim yaş akar
Kutsi dualarla asker uğurlayanları gördüm
Eylül’de hüzünlüdür hisler
Nedense kırgındır gönüller
Sanki ilkbahara tohumdur
Yeşerecektir güzel günler
Akşam vakti de aynen öyledir
Mevsim güz, vakit ise öğleyin gündüz
Girdim ki odaya yatmış Canan dümdüz
Kapanmış ışıl ışıl yanan güzelim gözler
Uyuyor mışıl mışıl, bitmiş edalı o sözler
Aldım hemen bir örtüyü alelacele elime
Doğum günüdür, Peygamberimiz’in pazartesi
Bu gün vefat eder, kainatın o güzelim sevgilisi
Peygamberimiz koyar, Kabe’ye Hacer-i Esved'i
Ey Allah’ım! nedir hikmet? günlerden Pazartesi!
Kâinatın özünden süzülen,
Tüm âlemlerin ruhusun sen.
Kendini: iyi tanı iyi oku,
Çünkü; insan oğlusun sen!
Borborunbekir
“Ben’ler; ” olmayınca “biz”
Kalırız yalnız hepimiz
Vurmaz toplu sinemiz
Çıkamaz gür sesimiz
“Ben’i; ” “bize,”çevirmedikçe
Ç/anakkale zaferindeki, “Mehmetçik ruhu; ” unutulur mu hi/Ç
A/sil necip milletin, budur gerçek hamuru; gösterdi dünyay/A
N/eslinden gelen yüksek böyle bir huyu; takdir eder düşma/N
A/nlatılır, yaralıdır kendine lazım suyu; içmez verir düşman/A
K/endini asil bilir, azizdir tüm soyu sopu; örnektir Mehmetçi/K
K/aybolur düşman, geçemez bulutu; bu olay; dünyada bir il/K
Böyle bir yetenek neden keşfedilmedi. Ya da ben mi tanımıyorum.