Her yağmurda
Sen düşersin aklıma
Islak saçların yalar suratımı
Gözlerin bulut olur sanki
Doldurur yüreğimi
Yağmur ol
Sağnak sağnak
Tepeden tırnağa yıka beni
Günahlarımdan arıt
Bir güneş gibi
Kurut saçlarınla
Üniversiteye kayıt yaptıktan sonra kalacak yer olarak amcamın evi seçilmişti.Buna itiraz edemiyordum,çünkü:'' Biz varken yurtta mı kalacaksın?''çıkışını yapan amcama karşı çıkma otoritesine sahip değildim.Mecburen ilk yıl onlarda kalacak;daha sonra özgürleşmenin bir yolunu bulacaktım.
Amcam,sert ve despot biriydi.Evde çocuklarının azraili gibiydi.Eve geç saatlerde sarhoş gelir;beş kızının ve karısının uyumadan tam tekmil esas duruşta onu beklemelerini isterdi.Çift karakterli gibiydi amcam; evde başka dışarda başkaydı.dışarıda çok sevilen, saygı uyandıran aynı zamanda itibar gören biriydi.Pazar günleri bile grand tuvalet giyinir, öyle çıkardı sokağa. PTT' de memur olan amcam bu şık giyiminden ve kendinden emin vakur duruşundan dolayı pozisyon olarak yüksek bir mevkide Çalışıyor sanılırdı.
Onu pek sevmezdim,Evdeki despot tavrından dolayı,dışarıda gördüğü itibar beni kızdırırdı.Hal böyleyken pazar günleri onunla birlikte evden çıkardık.O böyle isterdi çünkü...Küçük Ev denen sur dibindeki çay evi- park karışımı bir yerde oturur çay içer sonra ayrılırdık.
Vurgun yemişim be güzelim!
Aklım başımda değil
Bir yaprak gibi savruluyorum savuran rüzgar değil
Bombalar patlıyor ülkemde
Gözyaşlarında zulmün izleri
Sevgisizlik havuzunda yüzerek
Vefasızlık girdabında batarak
Suya sabuna dokunmadan
Miskinlik içinde yaşıyoruz işte!
Rüzgarın kanadında düştü düşecek
Bakışların öldürüyor beni
Nefesim kesiliyor
Dudaklarım çekiliyor
Galiba hoşlanıyorum senden
Haydi gel!
Kırlara çıkalım birlikte
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!