Giysin tenin, sözde örtüyü, kılıfı,
El ile sarılsın, bedeninin yaraları.
*
Sarsın can damarlarının boşluklarını,
Öz damıtıcı misali, beslenmiş ruhları,
Filizden kozmosa, yuvadan geçmişin izine,
Dünyanın da akışına yetişircesine,
Eritiyor özümü, tüketiyor varlığımı.
İlikli fildişi düğümü, ama kalbe dokunan.
*
Ömür narin, parlak ve sağlam tabanı,
Kirden yitirmiş, soluk özelliğini,
Kesilip fildişi, okyanusta kalmış gölge gibi.
*
Küçük bir tezgahta, bronz bezemeli,
Nakışlı, havalı, apaçık unutulmuş, bir eser de seçildi.
Yükselen bazı memurların da, seslenişleri denizci.
*
Yoksa sığınmacı çöküşü dedikleri,
Güzel yönüne sokulur, toprağın esenlikle,
Tam fark etmiş, uyuyan idareci,
Bir nakışlı hava, daha fazlası.
*
Eritip özümü, varlığımı tüketiyor,
Uzak diyarların gezintileri.
Denk gelmiş ana kaydına ama farkı fildişi ilikli.
*
Ömür narin, parlak ve sağlam tabanı,
Kirden yitirmiş, soluk özelliğini,
Kesilip fildişi, okyanusta kalmış gölge gibi.
*
Kısıtlı mı göründü diyarınız, meskeniniz, eviniz?
Onurumuz, insanlığımız, çok mu göründü ilerlememiz?
Hükmet saf benliğinin bıkkınlığına sen.
Evlatlara yaşam payı kim, sen kim?
İstek miydi o yiğitliğinde, bu yok oluş?
Kayıt Tarihi : 23.7.2025 16:31:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!