Kim beni çağırdı: sohrab!
Tanıdık bir sesti, havanın yaprağı tanıdığı gibi.
Annem uykuda,
Menuçehr, pervane; belki de tüm şehir uykuda.
Haziran gecesi, bir ağıt gibi, usulca
ve soğuk bir esinti
battaniyenin yeşil kenarından uykumu yıkmakta.
ilk baxışda vuruldum,
gözlerine baxanda men
başın eyib utananda
utanışına vuruldum men
bezen asta bezen yavaş
Devamını Oku
gözlerine baxanda men
başın eyib utananda
utanışına vuruldum men
bezen asta bezen yavaş