Bahçedeki İhtiyar Şiiri - Yorumlar

Sayın Seğmenoğlu, yorumlarınızı takip ediyorum. Genelde doğru yansız
ve tarafsız yorumlar yazıyorsunuz. Bu günkü yorumunuza ek olarak birde
Bana ve Cihat Şahin Hocaya, güya bir tavsiyede bulunmuşsunuz? İyi niyet
ve doğru tavsiye ye amenna. Ancak biz vahşi bir hayvan değiliz ki, birilerini
yiyelim. Eğer ki gıybet anlamında diyorsanız, onu yalancı fetbazlara, sahte
Dinbazlara, Kadınbaz yobazlara, Dini Siyasete alet eden cambazlara ve her
zaman her yerde kürsülerden Anamızı, kardeş Bacımızı ve cümle Kadınları
İslamiyet gölgesi altında Dini bir zülfikâr kılıç gibi kullanıp sadistçe, canice,
Şeytan-i şehvetlerine köle etmek isteyenlere söyleseniz daha doğru ve
daha ferasetli davranmış olursunuz...VESSELAM.

Sayın Seymenoğlu uzun bir süredir beğenmediğim şiirlere yorum yapmıyorum. Günün şiiri köşesini takip ediyorum ve son haftalarda hep iyi şiirler sunuluyor beğenmeyip laf olsun diye eleştirel mi yaklaşmayın.

Yeterki bu köşede hep iyi şiirler yayınlansın. Yetersiz şiirleri sonuna kadar okuyamama gibi kötü bir huyum var ve yorum yazmadan geçer giderim.

Bilginize...

Şiir 6+5 durakları olan 11'li hece ölçüsüne sahip bir hece şiiri. Alışılmışın dışında üstat ilk 8 dizeyi 2 kıtaya ayırmak yerine tek kıta olarak kullanmış.

İhtiyarlar hep şiirdeki gibi nur yüzlü olsalardı keşke.

Kıymetli Ozan Çakıroğlu ve Cihat Şahin;

Günün şiirlerine yorum yapan toplam 3-5 kişi kaldı. Onlardan biri olan Ahmet Erdem zaten neredeyse her şiiri çok beğenmektedir. Lütfen sizler de birbirinizi yemeyin. Şahısların kişiliklerini ve yaşam tarzlarını değil verdikleri eserlerin edebiyat açısından değerlendirmesini yapalım.

Şimdi bunu yazdım ya hırsınızı dislike yaparak (olumsuz beğeni) klavyeden alabilirsiniz.

Saygılarımla.

Seğmenoğlu.

*****SAYIN ŞEYHÜLİSLAM CİHAT ŞAHİN HAZRETLERİ*****
Siz bana dediniz ki, benim Şiirlerime yorum yapmayınız? Ehh bende
yaklaşık 3 aydır ne sayfanıza girdim, ne de bu sayfada yorumunuza
mukabil yazdım...
1=Tam bir yıl önce yazdığım Şiire bu gün yorum yapıyorsunuz? Bu bir
çelişki değil midir?
2=Benim Yazdığım Şiir de adınız geçmediği halde, hangi deyimden
rahatsız oldunuz?
3=Siz şiiri de anlayarak okumamışsınız. Şiirde kimseyi eleştirmiyorum ki.
Bazı bilinmezleri sorguluyorum?
4=Firavun Rahmet Suyun da boğuldu deyimi size neden yanlış geldi.
Biz Müslümanlar Yağmura Rahmette diyoruz. Ehh Kızıl Deniz de çakıl ve
kumuldan değil, sudan oluşmuştur. Neyini anlamadınız?
5=Hiç bir kul, diğer bir kulun Cennetlik ve ya Cehennemlik olduğunu
asla ve kat-a bilemez. Yüce Yaradan bu yetkiyi Peygamberlere bile
vermemişken Siz neyin martavalını yapıyorsunuz?
6=Bir Aydır bu sayfa da yorum yapmıyordunuz? Dedikodu-gıybet ve
inkiraz yoktu, gelir gelmez ilk işiniz dedikodu yapmak ve inkiraz eylemek
oldu. Bu size bir şey kazandırmaz ki?
7=Zat-i alinizin ömür yaşınıza, yaşam tarzınıza ve farz-ı kifayenize yakışma-
yan davranışlar sergiliyorsunuz?
8=Kuran-a göre ehli akil ve edebi yetkinler gayet ididallı bir teati içerisinde
sevgi ve barışçıl davranış sergilemek zorundadırlar?
9=Her şeye rağmen ben size hayır hasenatlar, meşru-fitri makul ve baki
muhabbetler dilerim. Yüce Yaradan size siratel müstakim ihsan eylesin...
*****BEN DERİM Kİ*****
Hür Cumhuriyette vücut bulalım
Dört Kitapta Haktır, himmet alalım
Hz. Muhammet'le, Hakka varalım
Çağdaş Medeniyet coşsun çağlasın
Düşmanlar hasetle baksın ağlasın...
-------OZAN ÇAKIROĞLU------

Ben de Ahmet Haşim'in Merdiven şiirini çağrıştıran bir simgesel şiir.
Sonbahar ve akşam ömrün son demleri için metafor olarak kullanılır. Ya da ihtiyarlık sonbahar kış ve akşamı temsil eder. Hayatın bu dönemlerinde geçmişin muhasebesi pişmanlık, sevinç ve özlem olarak yanaklardan süzülür.
Bu bağlamda sembolün başarılı kullanıldığı çok güzel bir şiir.
Allah rahmet eylesin.

Bayım! Allah kendisine itaat eden hiç bir kuluna zerre kadar zulmetmediği gibi asla ve kat, lütfettiği nimetlerden mahrum etmek için tuzak da kurmaz. Adem ile Havva, Allah'ın onları daha önce şeytana uymamaları ve kanmamaları konusunda uyarmasına rağmen, Allah'a asi olmuşlar ve şeytanın yalanlarına kanarak, cennetten dünyaya sürgün edilme cezasına çarptırılmışlardır ki bu adaletin ta kendisidir.

Firavun, rahmet suyunda değil Kızıl denizin azap suyunda gark oldu. Çünkü, Musa peygamberin onca uyarısına ve Allah'ın izni ile gösterdiği onca mucizeye rağmen Allah'a ve peygamberine isyan etmeye devam etmiş, üste bir de ilahlık taslamıştır. Allah da ona herkese ibret olacak bir ceza vermiştir.

Hamdolsun ki biz, hemen, hemen Allah'ın her günü Allah'ın son hak kitabı olan Kur'an'ı mana meal okuyup, hem Fesimizde, hem Antolojide hem de Tik tokta paylaşıyoruz. Aktardığımız hadis-i şerifler de mevzu/sahte hadis değil sahih hadistir. Zira biz bu işin yarım asırı aşkındır hem tahsilini yapıyor hem de yaptırıyoruz. Kur'an'ı mana meal okumayan ve hadisin de sadece adını telaffuz edip kendisinden bi-haber olan sen ve senin gibi işkembe-i Kübra'dan atanlardır!

Kul, kendiliğinden elbette bir şey bilmez ama her şeyi bilen Allah, Kur'an'da kimlerin cehennemlik, kimlerin de cennetlik olduğunu gayet net ifadelerle yüzlerce ayetinde beyan etmektedir. Bizim gibi onunla iştigal eden kullar da bu ayetleri aktarmakla mükellef oldukları için onları aktarmakla iktifa ediyorlar.

Kibir, şeytanın ve ona tabi olan nadanların başvurdukları bir şeydir ki, biz bunu en ziyade senin gibi işi gücü şeytani fitnelerle yatıp kalkan kişilerde görüyoruz!
Rabbim ( eğer layıksanız) sizi de ıslah etsin. Eğer ıslaha ve hidayete layık değilseniz, layık olduğunuzu versin aminnn!

"(ONUN ÖLÜMÜNDEN DOLAYI), ASLA SEMA VE ARZ AĞLAMADI!" -Ayet-i kerime meali-

"BİR İNSANIN DOĞUMU VE ÖLÜMÜ DOLAYISIYLA AY VE GÜNEŞ TUTULMAZ. ÇÜNKÜ ONLAR, ALLAH'IN AYETLERİNDEN/DELİLLLERİNDEN BİRER DELİLDİRLER." -Hadis-i şerif meali-

"EĞER SENİ AHİRETE KURTARACAK BİR ESERİN YOKSA, FANİ DÜNYADA BIRAKTIĞIN ESERLERE DE KIYMET VERME!" -Kelam-ı kibar-

Ne mutlu, Allah'ın kendisini bu dünyaya niçin gönderdiğini öğrenip O'nun emirlerine harfiyen uyup ve yasaklarından da tüm gücüyle kaçarak, imtihanını yüzünün akıyla bitirerek, baki alemde, sonsuz saadetler ülkesi olan cennetlere kapağı atabilen bahtiyar ihtiyarlara!

Kısa ama çok şey anlatan bir şiir.

Bir ihtiyarın ruh alemi nasıl da güzel işlenmiş.

Nurlar içinde yatsın büyük Şair

Üstad öyle bir yazmış ki döktürmüş aglatmis cekemeyenlerini ruhun şad olsun mekanın cennet seni seven milyarlar var...

"GENÇLERİNİZİN EN HAYIRLISI(BAHTİYARI) O DUR Kİ, GENÇ OLDUĞU HALDE, DİNDAR (MUTTAKİ, SALİH, MÜSTAKİM, MUVAHHİD) İHTİYARLAR GİBİ OLMAK İSTER VE YAŞANTISINDA ONLARI TAKLİT VE TAKİP EDER.
İHTİYARLARINIZIN EN BEDDBAHTI (ŞERLİSİ ) DE O DUR Kİ, İHTİYAR OLDUĞU HALDE, SEFAHATTE VE DENAATE ( GÜNAH İŞLEMEKTE) SEFİH VE SAPIK GENÇLERİ TAKLİT ETMEK İSTER VE DE ONLARIN YAŞAM TARZLARINI TAKLİDE YELTENİR. -Fİ MA KAL, EV KEMA KAL-" (Hadis-i şerif meali-

Ne mutlu yaşlandıkça daha fazla şuurlanan ve hadiselerden ibret dersi çıkararak hayatını Hak Teala Hazretlerinin kitabına ve onun son hak peygamberi Muhammed -s.a.v-'e uydurmaya çalışan ve de yaşlılığın zorluklarından şekva etmek yerine hamd ve şükre devam eden bahtiyar ihtiyarlara.