Her satırı
mendireğe dizili karabatağa benzeyen
bir mektup bırakarak
balıkçı koyundan
sisler içinde uzaklaşan kayık gibi
bir sabah usulca ayrıldın
koynumdan
Bütün yolcularını
boğaz köprüsünün çaldığı
araba vapurunun
boş seferleri
gibi yalnızca rüzgar
gezinir sensiz
yüreğimde
Durgun bir sudur aslında deniz
ki çocukların
acemi oltalarını denedikleri
kuytu bir iskelenin
tahtaları altına yazdığım
ayrılık şiirini okudukça
dalgalanır.
Kayıt Tarihi : 15.12.2000 13:26:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kırıyorum zincirleri kurtuluyorum zindanlarından
Mahkum'un olmuştum ama mutluydum sokaklarında
Artık kıyıyorum sana bize kıydığın gibi
Korkmuyorum beni bırakıp gideceğinden
Alıştırdın beni yokluğuna alıştım işte
Bir ayrılık hikayesi, bir yaşlı göz, bir aksakallı adam
Daha bırakacağın ne kaldı ki bana
Tek dileğim bir daha gözlerim gözlerine değmesin
Kimin elini tutarsan tut hangi şehirde yaşarsan yaşa
Çıkma karşıma bir daha aynı acıları yaşatma bana
Ben gülüşünü unuturum da başkasına güldüğünü asla
MUSTAFA ALICI
Bütün yolcularını boğaz köprüsünün çaldığı araba vapurunun boş seferleri gibi, yalnızca rüzgar gezinir sensiz yüreğimde
Durgun bir sudur aslında deniz ki çocukların acemi oltalarını denedikleri kuytu bir iskelenin tahtaları altına yazdığım ayrılık şiirini okudukça dalgalanır.
Böyle okudum. Yani sanki bu şekilde kullanılmış cümleler, şiir olsun diye dize şeklinde ayrılmış ve altalta sıralanmış. Bana kalırsa önceki haliyle daha anlamlı ve güzel. Af dileklerim kalsın.
TÜM YORUMLAR (59)