Çakallar kapıda, kargalar bekçi,
Çıkmaz bir vadiye sapmış gibiyiz,
Dervişler bezirgân, sultan kürekçi,
Kısır bir kuyuya çatmış gibiyiz.
Gözümüz puslandı, kalbimiz kara,
Cebimizdeki yük çekmiyor dara,
Haliç'te bir vapuru vurdular dört kişi
Demirlemişti eli kolu bağlıydı ağlıyordu
Dört bıçak çekip vurdular dört kişi
Yemyeşil bir ay gökte dağılıyordu
Deli cafer ismail tayfur ve şaşı
Devamını Oku
Demirlemişti eli kolu bağlıydı ağlıyordu
Dört bıçak çekip vurdular dört kişi
Yemyeşil bir ay gökte dağılıyordu
Deli cafer ismail tayfur ve şaşı
İsyanınız yerden göğe doğru da etkenleri doğru saptayamıyorsunuz. Emek-sermaye çelişkisinin en acımasızca yaşandığı; MAİ'lerle, GATS'larla ülke zenginliklerinin ve halkımızın ucuz emeğinin dışarıyı pazarlandığı günümüz Türkiye'sinde, bu işleri yürütenler kimdir dersiniz? Sizin 'iman' 'itikad' terimilerinizi bir ambalaj, reklâm ve pazarlama aracı gibi kullanamlar değil midir? Öncesiyle ve sonrasıyla. Sorunları belirtmek yetmez.Çözüm için taşları da yerli yerine koymak gerekir. Saygılar.
A.Z.ÇAMUR
İşte şiir.Asın işyerlerindeki panolara.Kutlarım
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta