Kâinattan feyz alan her şeyde vardır bir nizâm
Ger nizâm eksikse aslen derc olur birden kiyâm.
Nazmda aruz bir vezindir, farzolan sırf anane
Çok denenmiş bir makamdır mûsikîden farkı ne.
Veznden âri dengesiz mebnî binâ var değil
Bir şehrin urgan satılan çarşıları kenevir
kandil geceleri bir şehrin buhur kokmuyorsa
yağmurdan sonra sokaklar ortadan kalkmıyorsa
o şehirden öcalmanın vakti gelmiş demektir
Duygular paketlenmiş, tecime elverişli
Devamını Oku
kandil geceleri bir şehrin buhur kokmuyorsa
yağmurdan sonra sokaklar ortadan kalkmıyorsa
o şehirden öcalmanın vakti gelmiş demektir
Duygular paketlenmiş, tecime elverişli
Azm-u hamam edelim, sürtüstürem ben sana,
Kese ile sabunu, rahat etsin cism-u can.
* * *
Lal-u sarap içurem ve islatip geçirem,
Parmagina yüzügü, hatem-i zer drahsan.
* * *
Egil egil sokayim, iki tutam az midir?
Lale ile sümbülü kakülüne nevcivan.
* * *
Diz çökerek önüne ilik ilik akitam,
Bir gümüs ibrik ile destine ab-i revan.
* * *
Salinarak giderken arkandan ben sokayim,
Ard etegin beline, olmasin çamur aman.
* * *
Kulaklarindan tutam, dibine kadar sokam,
Sahtiyenden çizmeyi, olasin yola revan.
* * *
Öyle bir sokayim ki, kalmasin disarda hiç,
Düsmanin bagrina, hançerimi nagehan.
* * *
Eger arzu edersen, ben agzina vereyim,
Yeter ki sen kulundan lokum iste her zaman.
* * *
Herkese vermektesin, bir de bana versene,
Avuç avuç altini, olsun kulun saduman.
* * *
Sen her zaman gelesin, ben Vehbi'ye veresin,
Esselamun aleyküm ve aleykümesselam.
Sümbülüzade Vehbi Efendi
ŞEYHÜLİSLAM YAHYA'YA
Bize kafir demiş müfti efendi
Tutalım ben diyem ana müselman
Varıldıkda yarın ruz-i cezaya
İkimiz de çıkarız anda yalan
TAHİR EFENDİ'YE
Bana tahir efendi kelp demiş
İltifatı bu sözde zahirdir
Maliki mezhebim zira
İtikaadımca kelp tahirdir.
tahir:temiz , kelp:köpek
Gürci hınzırı a samsun-ı muazzam a köpek
Kande sen kande nigehbani-i alem a köpek
Vay ol devlete kim ola mürebbisi anun
Bir senin gibi deni cehl-i mücessem a köpek
Ne gune kaldi meded devlet-i Al-i Osman
Hey yazuk hey ne musibet bu ne matem aköpek
Ne ihanetdür o sadra bu zamanda ki anun
Olmaya sahibi bir Asaf-ı kerem a köpek
Hidmet-i devlete sair vüzeradan göreler
Bir fürumaye koca ayuyı akdem a köpek
Bu mahlallerde ki Bagdadı ala şah-ı Acem
Arz-ı rumu ede teshir Abaza hem a köpek
Sattınız iki soysuz bir olup hanlığı
Kimseyi etmedünüz bu işe mahrem a köpek
Paymal eylediniz saltanatın ırzını hem
Yok yere oldı telef ol kadar adem a köpek
Hiç hanlık satılır mı hey edebsiz hain
Tutalım olmamış ol fitne muazzam a köpek
Sen kadar düşmen-i devlet mi olur a hınzır
Ne turur saltanatun sahibi bilsem a köpek
Ehl-i dil düşmeni din yoksulu bir melunsun
Öldürürlerse eğer can-be-cehennem a köpek
Böyle kalur mu soysuzlar elinde devlet
noldu ya gayret-i şahenşeh-i azam a köpek
Hak götürdü arabı gitti hele dünyadan
Kim götürse akabince seni bilmem a köpek
File nacar meger yükledeler tabutunu
Çekemez cife-i murdarunu adem a köpek
Filler de çekemezse ne acep laşeni kim
Var mı bir sencileyin div-i mülahhem a köpek
Sen soysuz eşek ol Kirli o... yaraşur
Bindürüp sırtına teşhir edersem a köpek
(Siham-ı Kaza'dan)
Geçmişi olmayanın geleceği olmaz.
Hayvanların medeniyet ve kültür sahibi olmayışlarının sebebi geçmişi arşivleyecekleri bir hafızaları geleceği düşünecekleri bir hayal güçlerinin olmadığından kaynaklanır.
Kendisini ilerici zan edenler,
Şuan yaşamış oldukları kültür ve medeniyeti geçmiş diye beğenmedikleri insanlara borçlu olduklarını unutmuş gibi görünüyorlar.
Geçmişine saygısı olmayan nankörlerin gelecek adına insanlığa vereceği herhangi bir şey yoktur.
Sonra kimse gerici değil ve geriye gidemez.
Çünkü Allah Gözleri bedenin ön tarafına koyduğundan geri gitmek isteseniz bile dönüp yine ileri gidersiniz.
Bu satırlar kendisini İLERİCİ ZAN EDEN ve her fırsatta içinden çıkmış olduğu insanlık ailesine özellikle inançlarından dolayı hakaret etmeyi alışkanlık haline getiren ilerici dosta.
Bir soruda buradan sorayım.
YOK OLMAK İÇİN ÖMÜR YOLUNDA HAYAT YÜKÜNÜ TÜM AĞIRLIK VE ZORLUKLARINA RAĞMEN YÜKSÜNMEDEN TAŞIMA İNADINI NASIL GÖSTERİYOR?
Yazımın buraya kadar olan kısmı özeldir adresini bilir.
Muhatabı da kendisini iyi bilir.
Evet geçmişte eserlerinden istifade ettiğimiz O büyük üstadları beğenmeyenlerin şiir diye yazdıkları maalesef düz yazı niteliği bile taşımayan sadece harf kalabalıklarıdır.
Evet şiir sadece aruz kalıplarından ibaret değildir.
Aruz Divan edebiyatının kendine has yetenek ile beraber ustalık ve özel bir eğitim isteyen sanat dalıdır.
Şiir ruhun olaylar karşısındaki etkilenişinden duyulan his galeyanıdır.
Aruz bilmeyenler de şiir yazar.
Halk edebiyatımızın usta ozanlarının edeb, nezaket ve nezahet dolu şiirleri asırları aşmaktadır.
Yunus Emre, Dadaloğlu, Karacaoğlan, Aşık Emrah, Aşık Veysel Şatıroğlu, Vs gibi.
Evet sözü Aruz kalıplarına dökmemişler, amma gönül pınarlarını çağlatıp asırları dinletmiş ve insan ruhunu o mana dolu satırların esrarlı aleminde kendilerine hayran bırakmışlardır.
Değerli şiir eleştirmenleri!
İsteyen istediği gibi yazar.
Adına şiir der, mektup der, makale der, veya başka bir şey der.
Amma şunu görmek lazım!
Uyaklı yazılmış yüzlerce asırları aşan hala zevkle okunan ve istifade edilen ruh inceliğini, kelam kıvraklığını, sanat değerinin koruyan binlerce belki yüz binlerce şiir bulabilir ve gösterebilirsiniz.
Fakat bir ömrü aşan, yazıldığı ay veya yıllardan öteye uzanmış okuyucu bulmuş serbest vezin ile yazılmış şiir göstermek çok zordur.
Bir ömürlük bile etkinliği olmayan olan şeye eser denilirmi?
Edipler her şeyden evvel edepli olmalı.
Edibi edepli olmayan çağ ve milletlerin akıbet hayır olmaz.
Şair tarihe NOT DÜŞEN İNSANDIR.
Değerlendirmeyi değerli dostlara bırakıyorum.
Herkese sevgi ve saygılarımla.
Şiirde aruz, vezin, kafiye elbette önemli ayrıntılardır, lakin; bana göre şiirde mana olacak, muhteva, hikmet, selaset, halavet, taravet, şebabet ve mutlaka icaz olacak! Yani; şiir dediğin şey, şiir gibi olup muhatabını bambaşka alemlere götürüp orada ona şuur, edep, hikmet ve hakikat verip kahirlerin alemine geri getirecek ve orada ki elemleri kederleri, sürura, huzura, tevekkül ve teslimiyete tebdil edecek! Ben şiir diye böyle bir vesile-i şuura derim efendim!
Herkese hayırlı çalışmalar dilerim.
Çok isabetli söylemiş feyz olunca her şey hizaya girer feyz alamayanlarda güneş görmemiş meyveye benzer hirt olur denge bozulur dünya da her şey rabıta halindedir fetz alıp olgunlaşmak için
Naci Bey,diğer arkadaşı henüz okumadım; ama Ülker Ercivan için söylediklerinize aynen katılıyorum,değerli bir kalem yetişiyor.Seçici Kuruldaki arkadaşların mutlaka okumaları gereken bir şair.Her şiiri 'Günün Şiiri'ne layık kalibrede.Kutluyoruz.
ve bu arada,duyduk duymadık demeyin..
içimizden iki yeni güneş doğuyor,Feriha Deniz Esen ve Ülker Nazlıcan rumuzuyla yazan Ülker Ercivan..adeta kalem yarıştırıyorlar..ben okumalara doyamıyorum şiirlerini
Saygı ile..
Herkesin fukara kaldığı kimi alanlar vardır. Bendeniz 'Aruz' fukarasıyım. Okulda bir-iki kalıp ezberlemiştim; o da sırayla okuyamam... Elbette ki ömrümde hiç 'aruz' yazmadım, yazamadım. Şairimiz Mehmet FATİN BAKİ ustamızın değindiği ahengi, duyumsamıyor değilim. Fuzuli'nin bir şiirini hatalı telâffuz etsem bile, söylerken yine de bana şarkı gibi gelmekte:
'Kamu bimarına canan
'Devayı derd eder ihsan.
'Niçün kılmaz bana derman;
'Beni bimar sanmaz mı?'
Büyük şairlerimize saygılarımla.
Antoloji.com/da kayıtlı 'Niteleme' başlıklı şiirimin bir kıtasıyla, Bu usta şairimize eşlik etmek istiyorum:
'Yılların çetelesi tutulurken alnımda,
'İyiye dörtnal koşar seçme yarış atlarım.
'Kundaklayıp sararken gürbüz anılarımı,
'Düşlerin birikimi olur en güzel karım..
.............
............
*Nadir ŞENER HATUNOĞLU: matematikçi-bilim uzmanı*
Etkileyici ve ağdalı mısralar ...tebrikler
Faruk Nafiz ÇAMLIBEL, HAN DUVARLARI'nı yazıp bitirdiği gece çok düşünmüş onu gazeteye vermekle vermemek konusunda. 'Şimdi arkadaşlar alay eder benimle. Versem mi vermesem mi?' demiş durmuş. Fakat paraya da çok ihtiyacı varmış. Ertesi gün: 'Ne olursa olsun!' diye, şiiri vermiş.
Okuyan hayran kalmış! Adını banez ben de anında hatırlayamam: 'Han Duvarları'nı yazan şair var ya...' derim, sonra hatırlatırlar ya da hatırlarım. İşte böyle şiirler, şairlerinin adlarından önce hatırlanırlar. Marifet, böyle şiirler yazmakta, yazabilmekte!
Örnekler çoğaltılabilir.
Bu şiir ile ilgili 39 tane yorum bulunmakta