Amerika'ya özgü kum, bayramlarla dolu 
bitkilenmiş toprak, kızıl sıradağlar, 
oğullar, eski fırtınalarla 
bölünmüş biraderler, 
haydi toplayalım canlı mısır tanelerini 
toprağa dökülmeden önce, 
ve doğacak olan yeni mısır dinlemeli senin sözünü, 
tekrarlamalı senin sözünü mısır bitkisi 
ve kendi kendisini de tekrarlamalı. 
Gece ve gündüz türkü söylemeli onlar 
ısırılmalı ve yutulmalı onlar, 
dünyaya taşınmalı onlar 
ve birdenbire ağır ağır inmeli sessizliğe, 
batmalı taşların altında, 
bulmalı gecesel kapıları 
ve tekrar yükselmeli yeni doğanlar 
bölüştürmek için ve ekmek gibi, 
umut gibi, gemilerin rüzgârı gibi 
yol göstermek için kendi kendisine. 
Mısır bitkisi getirir sana benim türkümü 
halkın köklerinden filizlenmiş 
doğmak için, 
kurmak için, türkü söylemek için 
ve yeniden mısır tohumu olmak için, 
sayısızca kavgada. 
Burada işte benim yitirilmiş ellerim. 
Görünmezdir onlar, ne ki 
geceleyin görebilirsin onları, 
görünmez rüzgâr arasında. 
Uzat ellerini bana, görüyorum onları 
hırçın kumullar üzerinde 
Amerika'ya özgü bizim gecemizde, 
ve seçiyorum senin sol elini 
ve sağ elini, 
savaşmak için kaldırılmış olan el 
ve tekrar ekin ekmek için geri dönen el. 
Gecede, dünyanın karanlığında 
yalnız hissetmiyorum kendimi. 
Halkım ben, sayısızca halk. 
Sesimde duru bir güç barınır 
delik deşik etmek için sessizliği 
ve filizlenmek için karanlıkta. 
ölüm, şehâdet, gölge ve don soğuğu 
düşer ansızın tohuma. 
Ve halk gömülmüş sanırsın. 
Ne ki geri döner mısır toprağa. 
Amansız kızıl elleri 
deldi geçti sessizliği. 
Ölümden doğulur yeniden hayata. 
Pablo Neruda
SIĞINMACI ('El fugitivo')      / 'Canto General' 'den 
Çeviren: İsmail Haydar Aksoy.
https://ecnebiedebiyat.wordpress.com/tag/evrensel-sarki/
İsmail AksoyKayıt Tarihi : 2.11.2005 22:46:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
 
 



Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!