Alnından öpersem seni
Çakmaz şimşekler küser anlara
Yarına kara çalar dünün
Bırak kabrin taşısın bedenini
Ağırlığına tahammülü yok ayakların
Sıkıştır avucuna sabrı çocuk
Alnından öpersem seni
İhanet yuvası ibadetgâhlar taşar
Kilitle inançsızlara kapını
Başlat testiden içtiğin isyanı
Aşınca güneş çubuk boyunu
Açan her gül sana benzer Çocuk
Alnından öpersem seni
Çatar sokak taşlarına ökçeler
Bölüşürken toprağın türküsünü
Çürük eylül kokusu sızar yollara
Paylaşır özgür kanatlar mavi atlası
Doldur yasın bardağa çocuk
Alnından öpersem seni
Sıkma duruşunu yıkılan hayallere
Yığılır damlara özlemin
Yön vermez rüzgâr yanık kalbine
Akan yalnızlığın yoludur ölüm
Sana benzeyen çocuk
Alnından öpersem seni
Hıçkırığın darağacına sürer zihin
Kim bilir yaranın kristal sırrını
Hoyrat bir çığlıkla tutuşur ağıt
Bırak ağlaşsın güvercinler
Gülmek yurtsuzların hakkı çocuk
Alnından öpersem seni
Duru tutkular kavuşur yol ayrımında
Fişlenir çekildikçe sabır
Dağ başını duman alsa da
Ölüm saklambaç sayılmaz
Pul ol kul olma zamana çocuk
Alnından öpersem seni
Düvende çığlığa uyur harman yeri
Etekleri lodos toplayan Çingene
Su katresi eker hüzün kıyılarına
Asırlık dilekler oyar sessizliği
Sen büyüme çağındayken çocuk
________________İrfankarabuluT
Kayıt Tarihi : 28.3.2018 10:43:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!