Na oldi biza
Na oldi bizaki dünyamuz şaşti
Şoyle bir edrefa ö gözla bakhem
Herkeşin günahi boyunu aşti
Chennem da şaşti hangisin yakhem
Ne Bekliyorsun
Alaca karanlık
Sessizlik öldürüyor
Bir meltem okşuyor yanaklarımı
Seni arıyorum içinde
Savrulan saçlarının gönderdiği selamı
Köklerim bir uçta, dalım bir uçta,
Yükledim göçümü, bende katıldım.
Bir tek boş kalanı güney ki burçta,
Ne hayaller kurdum, öyle atıldım.
Ovayı bırakıp dağları aştım,
Olsam
Bulut olup gezsem dünya alemi
Yağmur yere ben gönüle yağarım
Gah şad olur gah çekerim çilemi
Mehtap gibi karanlığa doğarım.
Olsaydın
Seher yeli aldı getirdi seni
Gelmesen de özleyenim olsaydın
Madem derde gama kedere beni
Vermesen de gizleyenim olsaydın
Umuda attık oltayı:
İki can…
Ağaç gölgesinde,
Hemen yak ateşi.
Bardaklar dolsun!
Meraklanma arkadaşım, yak ateşi sen:
Olur
Söz sözdür söylenir laf yalan olur
Tanrı dağı gerçek kaf yalan olur
Gönül yapısını kapısız yaptım
Belki içeride bir kalan olur
Bilir misin dostum? Tükendi Dünya.
Anlıyorum sevgilinin bakışından.
Artık ileri yok, geride Konya,
Anlaşıldı: Hayatın akışından.
Ömür: yirmi yirmi, devir devirmiş,
Bir Dünya kurulmuş toprak taş ile…
Anlatsana dostum, yüzden, yüzünden!
Yel vurur, sel yıkar, bir telaş ile,
Acelesi ne ki? Tezden, tezinden…
Yığılmış kayalar üstü üstüne.
Özleyenim Olsaydın
Seher yeli aldı getirdi seni
Gelmesen de özleyenim olsaydın
Madem derde gama kedere beni
Vermesen de gizleyenim olsaydın
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!