Bolu - Ankara hattı, Gıyâbî'den sorulur
Yanlış topa vuranın, tüm defteri dürülür
Burda hesap yapılır, ötelerde görülür
Söyle Gıyâbî kardeş, Kuzey'de durum nasıl?
Bazen yeryüzündesin, hayalinle göktesin
Yangından mal kaçırır, derdi kendi nefesi
Bu ses yabancı değil, başında kimin fesi?
Zor günde belli olur, dostun düşmanın hası
Tavuk mu yumurtadan, yumurta mı tavuktan?
Fikriyata bakarım, ben anlamam kavuktan
Ölsek ayaktayız, yıkılmayız biz
Tabutuna reklam almış, gitmiyor
Öyle bir ülkeyiz ki, derisini yüz
Yıllar oldu, soyup yeriz bitmiyor
Bostanlara, yaptık havaalanı
Kimi yuvarlanır, kimi yuvarlar
Allah kimden razı, bilemeyiz biz
Bal sunmazsa arı, evden kovarlar
Mahcup kalsın yüzü, dilemeyiz biz
Zenginlik çeşitli, hoş gelir göze
Sığamadık, yeni mekan edindik
Şu fâni dünyaya yerleşemedik
Ömür son limanda, boşa didindik
Şu fâni dünyaya yerleşemedik
Bazen bulduk çivi, kayboldu keser
Konkordato ilân olmaz âşığa
İnanmış yürekler, sonsuza gider
Ne doğrarsan, o bulaşır kaşığa
Yaralanınca can, kan sıza gider
Görüntü bulanık, bakış rafine
Tohumum, ekmeğim, hepsi burada
Toprağın sahibi, varsa vatandır
Vatan yürek ister, çıkmaz kurada
Duyarsız kalmak mı, büyük hatandır?
Sineler olursa, şefkat ocağı
Kutsal emirle doğrulan
Yalana tenezzül etmez
Kanaat ile yoğrulan
Talana tevessül etmez
Sevgisi içten gönülden
“Var! ” denildi, ayak sürdük toprağa
Hakk’ın divanına durmaya geldim
Muhabbeti, su yürütür yaprağa
O Kutlu Nebi’ye ermeye geldim
Tebessümler sahte, bakış riyakâr
Kelimeler topladım ben yıllarca
Mana yükledim de, şiire döndü
Talihsiz bahtıma, kafiye koydum
Nice çözülmezler, uğura döndü
Söz harmanı, hazır ise hasada
Büyük begeniyle,ihtiyac duyarak okudugum
Siirlerin hazzi bir yana bilgi, donanimim bile artiyor,Her siirinde bizden bir parca,Gönüllere kosan isiktan suvariler beliriyor..Güzellikler cagliyor,,Kirilip kirmayan bir ahlakin,gül atan silahin kalemi O..Ali Riza Malkoc´u okuyani sansli sayiyorum,, ...