35 yaşında, Evli, ilahiyatçı, öğretmen, doğa, tarih ve kitap meraklısı, seyahat sever...
Acelemiz var aşka
Bunca geç kalmışken
Sevmeye sevilmeye
Gülmeye ikimizin de
Acelemiz var aşka
Tam Ağlamak vakti...
Şu saatte, şu yağmur altında
Tüm yaşananlara ve yaşanamayanlara...
Yarım kalanlara
Kursakta kalanlara
Hayalde kalanlara
İçinden senin geçtiğin
Sokaklar güzel
Elin elimde yürüyorsam
Yağmurlar güzel
Adının geçtiği sofralar
Sohbetler güzel
Birden bastıran Yağmurlar Gibi
Hiç Ummadığım, Hiç hazır olmadığım Bir Anda çıktın karşıma ve sevgiyle baktın Gözlerime
Elini uzattın ürkek üşümüş ellerime
Ne Acıya razıydım, Ne aşka hazırdım
Oynamam ben dedim önce
Sonra Körebe gibi koştum biraz aslında
Gözlerinde açıldım kulaç attım renklere
Vurgun yedim çekildim aşkın en derinine
Değse inceden ellerin şu buz kesmiş tenime
Cemre düşer kanıma ısınırım birden bire
Dokunsa sıcaklığın çözülür buzullarım
Çiğ gibi düşer terin Hayat gelir hücrelerime
Biraz karanlık istesem ne mümkün ol mah teninden alıyor ışığını
Didiniyor böcekler bin yıldır benzerini yapamadılar ipek telini saçının
Bülbüller senin kokunu alalı güller yalnız ve yaslı
Ya yapraktaki çiğ mi yoksa denizde inci mi kıskansın gözyaşını
Kahır içinde arılar çünkü erişilmez o gonca dudaklarının balı
Değse bir lahza renge kanar güller boyar onları yanağının alı
İçimde heycanlı bir çocuk
Bir türlü uyumayan
Gizlemeye çalışsam da nafile
Gülüşleri Sessiz gecede yankı yankı
Bir de arsız ki...
Ayrılığın derdine şu sinem suzan oldu
Şeminden mahrum ki şu didem giryan oldu
Karlar soğutmaz ciğerim püryan oldu
Feryad-ü figanımı bülbül duydu lâl oldu
Gül kalmadı, bahçem viran Aşk elinden har oldu
Güzel düşlerim var be sevgili
Senle kitap okumak gibi
Piknik yapmak gibi
Ağaca tırmanmak gibi
Kumsalda uzanmak gibi
Şiir okumak gibi
Bilmez idim ta ezelden ararmış ruhum seni
Bu sebepten cavlan edip durmuş misali serseri
Ey vechi Bedi mahım
Ey çeşmi Bedi bahrım
Ey nefesi baharım
Bir müjde ver vuslata dair



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!